Hababam Sınıfı’nda geçen bir gazel vardır. Muhteşem bir şiirdir.
- Süzme çeşmin, gelmesün müjgân müjgân üstüne
Urma zahm-i sîneme, peykân peykân üstüne
(Süzme gözlerini, kirpik kirpik üstüne gelmesin. Gönlümün yarasına vurma, diken diken üstüne)
Kirpik dikene benzetilmiştir. Sevgilinin gönlüne kirpik diken olarak resmedilmiştir.
- Rîze-i elmâs eker, her açtığı zahme o şûh
Lütfü vâr olsun, eder ihsân ihsân üstüne
(Elmas döküntüsü eker, her açtığı yaraya o sevgili. Güzellikle davranır, iyilik üstüne iyilik eder.)
Yaraya cam kırıntısı basmakta bu nedenle yarayı daha da artırmaktadır.
Bunu sevgilinin bir lütfu olarak görmektedir.
- Dîlde gâm var şimdilik, lûtfeyle, gelme ey sürûr
Olamaz bir hânede mihmân mihmân üstüne
(Gönülde gam var, iyilik et, gelme ey sevinç. Bir evde misafir misafir üstüne olmaz.)
Aşığın gönlünde yara vardır. Yara varken sevince yer kalmamaktadır. Bir evde misafir varken başka misafire yer kalmaz.
- Yârdan mehcûr iken düştük diyâr-ı gurbete
Dehr, gösterdi yine, hicrân hicrân üstüne
(Sevgiliden uzakta iken düştük gurbet diyarına, dünya yine ayrılık üstüne ayrılık gösterdi.)
Gurbet diyarına sevgiliden ayrı olmuştur. Dünya ayrılık üstüne ayrılık göstermiştir.
- Hem mey içmez hem güzel sevmez demişler hakkına
Eylemişler Râsih’e, bühtân bühtân üstüne
(Hem içki içmez hem güzel sevmez demişler, Rasih’e iftira üstüne iftira etmişlerdir.)
Leff ü neşr sanatına ait güzel bir beyitte Rasih hem içkiden hem güzel sevmekten vazgeçmemektedir. Bunu bir iftira olarak görmektedir.