Tarih, öyle garip bir şeydir ki, kimin neyi, nereye ve nereden çektiğine; daha da önemlisi bizim nereden baktığımıza bağlı olarak görünür.
Eğer İngilizlerin gözü ile bakarsanız bu topraklar 1071'den bu yana Türk yurdu. Hoş bu günkü "İngiliz yalakalarını" görünce, ona da "şükür etmek" gerekiyor.
Atatürk gibi çağdaş düşünen yerli ve yabancı bilim insanlarına bakarsanız da, taaaaa Milattan Öncelerine gider, Türklerin atalarını görüyorsunuz bu topraklarda.
Bir Devleti ve Milletti var edip yaşatan, onun halkı olduğu kadar ardına düştüğü Lideridir de!..
Türk Milleti ve Mustafa Kemal Atatürk gibi.
Gelelim 29 Aralık 2023'de yaşanan rezaletin baş Kahramanı Suudi Arabistan Krallığına.
Bugünkü Suudi Arap ve İngiliz hayranları, İngilizlerin Osmanlıyı nasıl parçaladılarını görmezlikten gelseler de, Suudi Arabistan Krallığının nasıl ve nerede kurulduğunu anlatalım.
Belki utanan olur.
Türkiye Cumhuriyeti'nin öyküsü 16 Mayıs 1919 ile İstanbul'dan başlar.
Mustafa Kemal Paşa (Atatürk), İstanbul Boğazından İngiliz Askerlerinin arasından geçerek başlar Özgürlük ve bağımsızlık öyküsünü yazmaya.
Suudiler mi, onların öyküsü İngilizlerce yazılır.
Masada sınırlar çizilir ve kime nerede, nereyi yönettirileceğine karar verilir. 23 Eylül 1932'de, İbn Suud El Ahsa Katif Dominyonları ve Hicaz ile Necid Krallıklarının, İngilizlerin kendilerinin yöneteceği ve denetleyeceği tek bir devlet (krallık) çatısı altında Suudi Arabistan Krallığı'nın kuruluşu ilan edilir ve İbni Suud'un büyük oğlu da bu devlete/krallığa 1933'te veliaht prens ilan edilir.
Bugünkü ağa modunda ki Suudi Krallığının öyküsü bu iken, ne diyordu o marş (Harbiye):
"Yıldırımlar yaratan bir ırkın ahfadıyız, /Tufanları gösteren, tarihlerin yâdıyız,
Kanla, irfanla kurduk biz bu Cumhuriyeti,/Cehennemler kudursa, ölmez nigâhbanıyız (savaşçıları)".
Olayı herkes biliyor..Bu Devletin ne hale geldiği böylece ortada. Artık sözün bittiği yerdeyiz. Eeee o atasözü ne diyordu. "Yüz verirsen deliye, gelir s.çar halıya."
İyi ki bu Ülkenin Yurtsever insanları var da, Ülkenin de, Kurtarıcısı ve Kurucusunun da onuruna ve geleceğine sahip çıkıyorlar.
Kimler mi farkında. Sizi bilmem de,
Güney Koreli spor gazetecisi Hanshin Lee, farkında:
"Suudiler, hiç yenilmeyen bir adamı yenebileceklerini zannettiler. Atatürk'ün mirası, halkında devam ediyor.
Türk değilim ama bugün herkesle gurur duydum. Bu durum, Fenerbahçe-Galatasaray rekabetinin ötesine geçiyor!.."
Anlayana sivrisinek saz, anlamayana bu söz bile az!..
İbrahim Uysal