Sevmeden yapılan evlilik inançsız yapılan ibadet kadar alçaklıktır.
Anton Çehov
Rahip Thomas, kasabada otuz yıldan fazladır yaşıyordu, geçmişi hakkında konuşmazdı, din adamı olduğu için de kimse bir şey sormazdı. Yalnız zenginleri çok severdi, doğal olarak parayı… Dini süslü cümlelerle anlatıp insanları mest ederdi, sonunda cehennemin yanacağımız yer olduğunu, zebanilerin her dakika ölülerimizi cehennemde tekrar tekrar yakacağını söylerdi, ne kadar bağış yapılırsa o kadar Tanrı katında bağışlanacağımızı, bu yüzden ölülerimizin mutluluğu için her zaman daha çok para verilmesini rica ederdi. Oldukça şişman, kısa boylu, çirkin bir insandı. Ama konuşması ile kolay etkilerdi insanları. Yalnız yanında mecburen çalışan çocuklar ondan çok korkardı, döverdi bazen onları… Aileleri bununla ilgili bir şey sorarsa ki bu pek olmazdı ama olurda sorarlarsa Tanrı'nın terbiyesi diye cevap verirdi.
Bu cevap içinde Tanrı olduğu için hiç sorgulanmazdı.
Rasputin beş yaşından beri kiliseye gidiyordu, diğer arkadaşlarıyla beraber Rahip Thomas'ın odasını ve kiliseyi temizlerdi. Pazar ayinlerinde kilise cemaatinden para toplarlardı, Rahip Thomas'ta ayinlerden gelen paradan çocuklara bir ya da üç sterlin verirdi. Diğer günler de Thomas onlara çeyrek somun ekmek ve az helva bazen de az peynir verirdi ve sadece kilise kalabalık olduğu zamanlarda çocuklara iyi davranırdı.
Akşam eve geldiğinde annesine gizli gizli Rahip Thomas'ın gün içinde yaptıklarını anlatırdı. Eğer dayak yemeden gelirse Tanrıya şükrederlerdi.
Maxwell eve gece yarısı çoğunlukla sarhoş gelirdi, o yüzden biran önce kiliseden getirdiği yiyecekleri annesiyle paylaşırdı. Eğer O evdeyse gizlice pantolonuna sıkıştırıp, sonra da yatağının altındaki küçük kutuya bırakırdı. Çünkü Maxwell evdeyse annesinin onunla ilgilenmesi yasaktı. Yoksa dayak yiyebilirlerdi.
Maria'nın kocası savaştan dönmeyince, devlet ona ve oğlu Rasputin'e maaş bağlamıştı, bu yaşadıkları evin ihtiyaçlarını ancak karşılıyordu. Rasputin henüz üç yaşındaydı, Maria, komşularının yardımıyla fırında çalışmaya başlamıştı, işe gidip gelirken yanında oğlu olduğu için bir süre sonra fırıncı bu durumu sorun etmeye başladı, bunu öğrenen Rahip Thomas kendisi kadar gaddar bir adam olan Maxwell'i Maria ile tanıştırıp evlenmelerinin uygun olacağını söyledi. Maxwell kasabaya geleli henüz birkaç ay olmuştu. Rahip Thomas'ın tavsiyesiyle fazlaca tanımaya gerek görmeden kabul etti, ilk tanışmada bu evliliği oğlunun geleceği için onayladığını söyledi.
Maxwell, uzun boylu, keskin suratlı, açık mavi gözlü, sarı saçlı, kemerli burunlu, geniş omuzlu iri yarı bir adamdı. İlk buluşmada lacivert bir takım elbise giymişti, içinde ki beyaz gömleğin yakası pek kişisel temizliğine önem vermediğini belli eder derecede kirliydi. Gür sesiyle kavgacı imajı vermişti Maria'nın üzerinde. Kaşları sarı seyrek, ağzı incecik gergin, bıyıkları ancak dikkatli bakılırsa fark edilmekteydi.
Oysa Maria ufak tefek, ince uzun yüzlü, yeşil gözlü, kumral gür saçlı bir kadındı. Buluşma gününde mavi çiçekli, robalı, füme renkli kurdelesi olan diz altı bir elbise, altına krem rengi hafif topuklu ayakkabısını giymişti. Nazik bir kadındı, sakin ve tane tane konuşurdu. Kaşları kalemle çizilmiş gibiydi, dolgun dudakları ince uzun yüzünde büyük yer kaplarmış gibi görünse de çok hoş çocuksu bir anlam katıyordu yüzüne.
Tanıştıkları gün Maxwell kendisinin çok ünlü bir demirci ustası olduğunu uzun uzun anlattı, artık yapacak bir iş kalmadığı için eski kasabasından ayrılmıştı. Çok çalışkandı, elinden her iş gelirdi. Maria gerçekten iyi bir insanla karşılaştığı için, içinden Tanrıya ve Rahip Thomas'a teşekkür ediyordu. Kısa bir süre sonra kilisede sade bir törenle evlendiler, nikahı Rahip Thomas kıydı. İlk günler tüm evlilikler gibi neşeli, sakin ve Maria için mutlu geçiyordu. Birinci yılın sonunda Maxwell yavaş yavaş çalışmayı bıraktı, sonunda sadece Rasputin'e ödenen yetim maaşını alıyor, o parayı da içki ve kumarda harcıyordu. Maria ve Rasputin için zor günler başlamıştı.
İlk zamanlarda eve erken geliyordu, Rasputin ile oynuyor, Maria ile şakalaşıp koltukta uyuyakalıyordu, günler ilerledikçe para artık yetmemeye başlayınca Maxwell değişmeye başladı. Eve daha geç geliyordu, çabuk sinirlenip Maria'ya bağırıyordu. Rasputin'le nerdeyse hiç ilgilenmiyordu. Daha sonra ki zamanlarda Maria'nın tanımadığı bazı adamları eve getirmeye başladı, birlikte yemek yiyip, saatlerce içki içiyorlardı.
Aydan Erdoğan
Kin Roman'ımının tamamını her hafta cuma günleri https://habergalerisi.com/yazar/aydan-erdogan/ait-tum-kose-yazilari-138 bu adresten okuyabileceksiniz. Bana destek için yazar köşemi takip edebilirsiniz. Ayrıca Twitter'den takip etmek isteyenler: https://twitter.com/ploutos35
Kaçıranlar için: Kin 1.Bölüm - Savaş