Emeğe Saygı, Ekmeğe Saygı
Genel
(İHA) - İhlas Haber Ajansı |
10.05.2021 - 18:16, Güncelleme:
10.05.2021 - 18:16 4042+ kez okundu.
Emeğe Saygı, Ekmeğe Saygı
Bizim gibi az gelişmiş ülkeler, önce sanayileşmek için çeşitli yollarla borçlandırılıp, sonra da, özellikle tarım alanında üretim yapmamaları için yönlendirildiler.
Dünya'da tarım üretimi, tarım ürünlerinin ticareti, toprakların işleyişi küresel şirketlerin, denetimi altında olduğunu hepimiz biliyoruz.
Ülkemizde, 1923'ten sonra, tarım alanında güçlü bir kalkınma ve üretim ekonomisini hayata geçirmek için devlet üretme çiftlikleri, tarım meslek okulları, Tohum ve arazi ıslah istasyonları kuruldu ancak, zamanla hepsi kapatıldı.
Toprak-Su, Zirai Donatım Kurumu gibi devlet kurumları yok edildi.
Köylüye yapılan tarımsal destek azaltıldı, hatta ortadan kaldırıldı. Erozyonla mücadele edilmek yerine, yetişen ağaçlar, ormanlar yavaş yavaş yok edildi, ediliyor.
Köylünün işi zor, pazarda üç liraya satılan ürünü toplamak, pazara taşımak büyük emek istiyor. Bunun ekimi, bakımı, sulanması, gübresi , emeği derken yaşamak için nasıl bir mücadele verdiklerini köy çalışmalarında yakından gözlemledik.
Tarımla uğraşmak, küçük çaplı da olsa kolay değil. Derneğimizin tohum mücadelesinde üretici üyelerimizden, üretici komşularımızdan çok şey öğrenmeye çalışıyoruz.
Tohum ekmek, fide üretmek, kendi tüketeceğin ürünü zehirsiz yetiştirmek, yeniden tohum almak, saklamak, paylaşmak hiç bitmeyen bir döngü.
Köylünün, Mahalleye dönüşen köylerinde, emeğinin karşılığını alamadığı için atalarından kalan toprakları yavaş yavaş elden çıkarmak zorunda kaldıklarını da bu süreçte yaşayarak gördük.
Emeğe saygı, köylüye, üreticiye daha büyük saygı göstermek gerekiyor. Onların emeğine gösterdiğimiz saygı aslında yediğimiz ekmeğe olan saygımızdır.
Adını unutturmaya çalıştıkları köylünün, çiftçinin artık köyü de toprağı da yok oluyor. Onlara daha çok sahip çıkmalıyız. Pazarda gördüğünüz beli bükülen, üretmekten hiç vaz geçmeyen, toprağını canı pahasına koruyan amcalar, teyzeler var ya onların emeği ödenmez.
2B yasasının ardından büyükşehir yasası ile Meralarımız, Köyümüz, Bağımız, Bahçemiz, Suyumuz, Ormanlarımız kolayca satılabilir hale getirildi.
Baştan sona kuşatılmış bu ortamda hepimize düşen görevler var.
Başta topraklarımızın bağımsızlığı olmak üzere; atalık-yerel Tohumlarımıza sahip çıkıyoruz.
Bu bilinçle, bir tek tohum tanesi bizde,
"Milli Mücadele" duygusunu uyandırdı.
Sorumluluğumuzun farkındayız.
Bir tohumun direnciyle ilerliyoruz.
Tohum tekellerine karşı üreticiyle omuz omuza tohumlarımızı nesilden, nesillere aktarmaya kararlıyız.
Atalık tohumlarımız yaşasın, bağımsız topraklarımızda sağlıklı nesiller yetişip geleceğe iz bıraksın diye..
Ebru OĞUZHAN YETER
"Türkiye'nin gerçek sahibi ve efendisi, gerçek üretici olan köylüdür. Eğer milletimizin büyük çoğunluğu çiftçi olmasaydı, biz bu gün dünya üzerinde olmayacaktık."
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK
Bizim gibi az gelişmiş ülkeler, önce sanayileşmek için çeşitli yollarla borçlandırılıp, sonra da, özellikle tarım alanında üretim yapmamaları için yönlendirildiler.
Dünya'da tarım üretimi, tarım ürünlerinin ticareti, toprakların işleyişi küresel şirketlerin, denetimi altında olduğunu hepimiz biliyoruz.
Ülkemizde, 1923'ten sonra, tarım alanında güçlü bir kalkınma ve üretim ekonomisini hayata geçirmek için devlet üretme çiftlikleri, tarım meslek okulları, Tohum ve arazi ıslah istasyonları kuruldu ancak, zamanla hepsi kapatıldı.
Toprak-Su, Zirai Donatım Kurumu gibi devlet kurumları yok edildi.
Köylüye yapılan tarımsal destek azaltıldı, hatta ortadan kaldırıldı. Erozyonla mücadele edilmek yerine, yetişen ağaçlar, ormanlar yavaş yavaş yok edildi, ediliyor.
Köylünün işi zor, pazarda üç liraya satılan ürünü toplamak, pazara taşımak büyük emek istiyor. Bunun ekimi, bakımı, sulanması, gübresi , emeği derken yaşamak için nasıl bir mücadele verdiklerini köy çalışmalarında yakından gözlemledik.
Tarımla uğraşmak, küçük çaplı da olsa kolay değil. Derneğimizin tohum mücadelesinde üretici üyelerimizden, üretici komşularımızdan çok şey öğrenmeye çalışıyoruz.
Tohum ekmek, fide üretmek, kendi tüketeceğin ürünü zehirsiz yetiştirmek, yeniden tohum almak, saklamak, paylaşmak hiç bitmeyen bir döngü.
Köylünün, Mahalleye dönüşen köylerinde, emeğinin karşılığını alamadığı için atalarından kalan toprakları yavaş yavaş elden çıkarmak zorunda kaldıklarını da bu süreçte yaşayarak gördük.
Emeğe saygı, köylüye, üreticiye daha büyük saygı göstermek gerekiyor. Onların emeğine gösterdiğimiz saygı aslında yediğimiz ekmeğe olan saygımızdır.
Adını unutturmaya çalıştıkları köylünün, çiftçinin artık köyü de toprağı da yok oluyor. Onlara daha çok sahip çıkmalıyız. Pazarda gördüğünüz beli bükülen, üretmekten hiç vaz geçmeyen, toprağını canı pahasına koruyan amcalar, teyzeler var ya onların emeği ödenmez.
2B yasasının ardından büyükşehir yasası ile Meralarımız, Köyümüz, Bağımız, Bahçemiz, Suyumuz, Ormanlarımız kolayca satılabilir hale getirildi.
Baştan sona kuşatılmış bu ortamda hepimize düşen görevler var.
Başta topraklarımızın bağımsızlığı olmak üzere; atalık-yerel Tohumlarımıza sahip çıkıyoruz.
Bu bilinçle, bir tek tohum tanesi bizde,
"Milli Mücadele" duygusunu uyandırdı.
Sorumluluğumuzun farkındayız.
Bir tohumun direnciyle ilerliyoruz.
Tohum tekellerine karşı üreticiyle omuz omuza tohumlarımızı nesilden, nesillere aktarmaya kararlıyız.
Atalık tohumlarımız yaşasın, bağımsız topraklarımızda sağlıklı nesiller yetişip geleceğe iz bıraksın diye..
Ebru OĞUZHAN YETER
"Türkiye'nin gerçek sahibi ve efendisi, gerçek üretici olan köylüdür. Eğer milletimizin büyük çoğunluğu çiftçi olmasaydı, biz bu gün dünya üzerinde olmayacaktık."
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK
Hibya Haber Ajansı (HHA), Beyaz Haber Ajansı (BHA), Igfa Haber Ajansı (IGF) ve diğer ajanslar tarafından eklenen tüm haberler, sitemizin editörlerinin müdahalesi olmadan ajans kanallarından çekilmektedir. Bu haberlerde yer alan hukuki muhataplar haberi geçen ajanslar olup sitemizin hiç bir editörü sorumlu tutulamaz...
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.