Bizler her sabah andımızı okuyarak başladık güne
Genel
(İHA) - İhlas Haber Ajansı |
14.03.2021 - 02:37, Güncelleme:
14.03.2021 - 02:37 3570+ kez okundu.
Bizler her sabah andımızı okuyarak başladık güne
Bizler her sabah andımızı okuyarak başladık güne.
‘’Türk’üm, doğruyum, çalışkanım’’ diye haykırdık,
Bize Türklüğümüzü, Ulus bilincimizi, üreten insan gücümüzü, umutlarımızı kaybettirdiler.
Küçükleri, korumak, büyükleri saymak’tı amacımız,
Her geçen gün çocuk tacizleri, kaçırmalar, şiddet, cinayet aldı başını gitti. Yaşlılara hürmet, yardım, saygı kalmadı hepsini tükettik.
Ülkümüz yükselmek ve ileri gitmekti, yolumuzu kestiler, ileri gitmemizi engellemek için her şeyi yaptılar içimizde ki işbirlikçilerle yapmaya da devam ediyorlar.
Ey Büyük Atatürk ! derken, gür çıkan sesimizi kıstılar.
Atatürk’ü yakamıza rozet, bardağımıza figür olarak işlediler, ‘’sadece sevin yeter’’ dediler. İlkelerini unutturmak için her şeyi yaptılar.
Atamızın açtığı yoldan, gösterdiği hedefe hiç durmadan yürüyeceğimize, and içerdik her sabah,
Yolumuza taş koydular, hedefimizi şaşırttılar, yürüyeceğimiz yolu muasır medeniyetler yolu değil, sözde ‘’demokrasi ve insan haklarını bulabileceğimizi gösterdikleri AB-D yolu’’ yaptılar.
‘’Varlığımız Türk Varlığına Armağan Olsun’’ derdik, hep bir ağızdan.
Sen-ben demeden, ulus bilinciyle, Türk olmanın gururuyla...
Böldüler, ayrıştırdılar, parçalayarak yok etmeye devam ediyorlar.
‘’Ne Mutlu Türk’üm Diyene’’ demek bize millet olmanın gururunu yaşatırken, bu sözleri unutturmak için her şeyi yaptılar.
Tüm bunlar olurken biz ne yaptık ?
Önce hepimiz bunu kendimize sormalı ve dürüstçe cevap vermeliyiz .
İçinde bulunduğumuz bu durumdan ve daha yaşanacak olanlarından hepimiz sorumluyuz.
?Anadolu liseleri kapatılıp imam hatipler mantar gibi her yerde açıldığında yapılan eylemlerde kaç veli kaç öğretmen vardı.
?Anayasa için referandum yapıldığında sokakta çalışmaktan çekinmeyen, görev alan kaç ‘’vatansever’’ vardı.
?Andımızın kaldırılma kararı alındığında basın açıklamaları dışında kaç eylem yapıldı, kaç veli okul önünde oturup destek verdi.
?Müfredat hızla değişirken, sokaklarda yapılan eylemlerde korkmadan kaç kişi görev aldı.
?Atı alan Üsküdar’ı geçince, aklımız başımıza geldiğinde, canımız yandığında;
*evimize ateş düştüğünde, ekmeğimiz elimizden alındığında, çocuğumuz işsiz kaldığında,
*Bir tohum ekecek toprağımız kalmadığında,
*Pazarda toplayacak sebze atığı dahi bulamadığımızda, yurtlarda çocuklarımız yandığında,
*Her gün kaybolan, şiddete, tacize uğrayan çocukların sayısı arttığında, sığınmacıların vereceği zararları bizzat yaşamadıkça,
*Kadın cinayetleri devam ettikçe,
*Adalarımız peşkeş çekilip, Akdeniz'de sular ısındıkça,
''bize dokunmayan yılan bin yaşasın'' dedikçe o yılanın zehri ile daha çok kan kaybediyoruz ancak öyle uyuşmuş ki bedenlerimiz farketmiyoruz.
Andımız, daha çok okunsun, daha gür sesle okunsun, sadece okunmakla kalmasın, bu andın hakkını veren çocuklar yetişsin.
Andımızı okuyan çocuklardan korkmayın.????
Gerici zihniyetle, sevgisiz, duygusuz, sadece itaat eden, sorgulamayan, üretmeyen, asalak gibi toplumu kemiren, dini kullanarak yozlaşan Laiklik düşmanlarından korkun.??
ANDlMlZ
Türk’üm, doğruyum, çalışkanım.
İlkem; küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir.
Ülküm; yükselmek, ileri gitmektir.
Ey büyük Atatürk!
Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe, hiç durmadan yürüyeceğime and içerim.
Varlığım, Türk varlığına armağan olsun.
Ne mutlu Türk’üm diyene!
Ebru Oğuzhan Yeter
Bizler her sabah andımızı okuyarak başladık güne.
‘’Türk’üm, doğruyum, çalışkanım’’ diye haykırdık,
Bize Türklüğümüzü, Ulus bilincimizi, üreten insan gücümüzü, umutlarımızı kaybettirdiler.
Küçükleri, korumak, büyükleri saymak’tı amacımız,
Her geçen gün çocuk tacizleri, kaçırmalar, şiddet, cinayet aldı başını gitti. Yaşlılara hürmet, yardım, saygı kalmadı hepsini tükettik.
Ülkümüz yükselmek ve ileri gitmekti, yolumuzu kestiler, ileri gitmemizi engellemek için her şeyi yaptılar içimizde ki işbirlikçilerle yapmaya da devam ediyorlar.
Ey Büyük Atatürk ! derken, gür çıkan sesimizi kıstılar.
Atatürk’ü yakamıza rozet, bardağımıza figür olarak işlediler, ‘’sadece sevin yeter’’ dediler. İlkelerini unutturmak için her şeyi yaptılar. Atamızın açtığı yoldan, gösterdiği hedefe hiç durmadan yürüyeceğimize, and içerdik her sabah, Yolumuza taş koydular, hedefimizi şaşırttılar, yürüyeceğimiz yolu muasır medeniyetler yolu değil, sözde ‘’demokrasi ve insan haklarını bulabileceğimizi gösterdikleri AB-D yolu’’ yaptılar. ‘’Varlığımız Türk Varlığına Armağan Olsun’’ derdik, hep bir ağızdan. Sen-ben demeden, ulus bilinciyle, Türk olmanın gururuyla... Böldüler, ayrıştırdılar, parçalayarak yok etmeye devam ediyorlar. ‘’Ne Mutlu Türk’üm Diyene’’ demek bize millet olmanın gururunu yaşatırken, bu sözleri unutturmak için her şeyi yaptılar. Tüm bunlar olurken biz ne yaptık ? Önce hepimiz bunu kendimize sormalı ve dürüstçe cevap vermeliyiz . İçinde bulunduğumuz bu durumdan ve daha yaşanacak olanlarından hepimiz sorumluyuz. ?Anadolu liseleri kapatılıp imam hatipler mantar gibi her yerde açıldığında yapılan eylemlerde kaç veli kaç öğretmen vardı. ?Anayasa için referandum yapıldığında sokakta çalışmaktan çekinmeyen, görev alan kaç ‘’vatansever’’ vardı. ?Andımızın kaldırılma kararı alındığında basın açıklamaları dışında kaç eylem yapıldı, kaç veli okul önünde oturup destek verdi. ?Müfredat hızla değişirken, sokaklarda yapılan eylemlerde korkmadan kaç kişi görev aldı. ?Atı alan Üsküdar’ı geçince, aklımız başımıza geldiğinde, canımız yandığında; *evimize ateş düştüğünde, ekmeğimiz elimizden alındığında, çocuğumuz işsiz kaldığında, *Bir tohum ekecek toprağımız kalmadığında, *Pazarda toplayacak sebze atığı dahi bulamadığımızda, yurtlarda çocuklarımız yandığında, *Her gün kaybolan, şiddete, tacize uğrayan çocukların sayısı arttığında, sığınmacıların vereceği zararları bizzat yaşamadıkça, *Kadın cinayetleri devam ettikçe, *Adalarımız peşkeş çekilip, Akdeniz'de sular ısındıkça, ''bize dokunmayan yılan bin yaşasın'' dedikçe o yılanın zehri ile daha çok kan kaybediyoruz ancak öyle uyuşmuş ki bedenlerimiz farketmiyoruz. Andımız, daha çok okunsun, daha gür sesle okunsun, sadece okunmakla kalmasın, bu andın hakkını veren çocuklar yetişsin. Andımızı okuyan çocuklardan korkmayın.???? Gerici zihniyetle, sevgisiz, duygusuz, sadece itaat eden, sorgulamayan, üretmeyen, asalak gibi toplumu kemiren, dini kullanarak yozlaşan Laiklik düşmanlarından korkun.??ANDlMlZ
Türk’üm, doğruyum, çalışkanım. İlkem; küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir. Ülküm; yükselmek, ileri gitmektir. Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe, hiç durmadan yürüyeceğime and içerim. Varlığım, Türk varlığına armağan olsun. Ne mutlu Türk’üm diyene! Ebru Oğuzhan Yeter
Hibya Haber Ajansı (HHA), Beyaz Haber Ajansı (BHA), Igfa Haber Ajansı (IGF) ve diğer ajanslar tarafından eklenen tüm haberler, sitemizin editörlerinin müdahalesi olmadan ajans kanallarından çekilmektedir. Bu haberlerde yer alan hukuki muhataplar haberi geçen ajanslar olup sitemizin hiç bir editörü sorumlu tutulamaz...
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.