Az Bilinen Yaşamlarla Röportajlar

İnterseksüellik nedir ve İnterseksüel bir bireyin yaşamı nasıldır?

Az bilinen yaşamlarla röportajlar yazı dizimizin ilk konusunu İnterseksüellik üzerine oluşturmak istedik. Dünya nüfusunun yaklaşık olarak % 1.7’sinden fazlasında görülen bu genetik durum bilinmediği kadar aynı zamanda da diğer cinsel kimlikler ile fazlası ile karıştırılıyor. Röportajımıza geçmeden önce kısaca bu kavram hakkında bilgi vermek gerekirse; İnterseks veya bilinen diğer adı ile İnterseksüellik aslında çift cinsiyet demektir. İnterseks doğuştan gelen bir durumdur ve bu kişiler tıp literatüründe fenotip olarak isimlendirilirler. İnterseksüellik kavramı ilk defa 1916 yılında genetik bilimci Richard Goldschmidt tarafından telaffuz edilmiştir. Doğuştan gelen interseksüellik genetik bir özellik olduğu için bebeklik çağında müdahalesi ciddi sonuçlara sebep olabilecek bir durumdur. Bu genetik durumda erkek vücuduna ve cinsel yapısına sahip kişiler aynı zamanda kadın yumurtalığına ve rahmine sahip olabilirler ve menstural dönemleri olabilir. “İnterseks Bir Bireyim” İnterseksüellik nedir ve İnterseksüel bir bireyin yaşamı nasıldır? sorularının yanıtlarını araştırırken bir tesadüf eseri ulaştık Artun beye. Asıl ismi farklı olsa da bize özel olarak rica ettiği için kendisine bu isimle hitap edeceğiz.  Az Bilinen Yaşamlarla Röportajlar Artun bey bizi kırmadı ve güzel bir kafede buluşarak sohbetimize kısa sorularımız ile başladık. Artun bey başta çok çekimser davranmasına rağmen konuştukça önyargısız olduğumuzu anlayarak bize yaşamı ile ilgili birçok bilinmeyeni anlattı. Haber Galerisi: Artun bey. Her şeyden önce bizimle sohbet etmeye karar verdiğiniz için size teşekkür etmek istiyoruz. Artun Bey: Asıl ben size teşekkür ederim. Açıkçası ikna olmam kolay olmadı ama hayatımın hiçbir devresinde hiçbir şey kolay olmadı ki zaten bu olsun. Haber Galerisi: Size hak vermemek elde değil. Peki kimdir Artun bey ve neden bu kadar zor güveniyor? Diyerek sohbetimize başlayalım. Artun Bey: Artun aslında son derece kırılgan ve hayatının her döneminde farklı olduğu yüzüne tokat gibi çarpılmış bir insan, bir kimlik. O yüzden son derece zor güveniyorum.  Haber Galerisi: Peki Artun bey neden farklı? Artun Bey: Artun bey farklı çünkü ben bir İnterseks bireyim. Sorunuzu tahmin edebiliyorum. Arzu ederseniz siz sormadan cevap vereyim. İnterseks birey doğuştan farklı bir bireydir. Yani genetik olarak farklıyız bizler. Birçok kategorisi olabiliyor interseksüellik ve her interseks bireyde farklı bedensel durumlar oluşabiliyor. Az Bilinen Yaşamlarla Röportajlar Haber Galerisi: Artun bey hemen soralım. Farklı bedensel durumlar ve genetik durumlar kelimeleri ilgimizi çekti. Nasıl farklılıklardan bahsediyoruz? Artun Bey: İnterseks bireylerin kimisi kadın kimisi de erkektir. Mesela beni ele alalım. Erkek gibi görünüyorum ama aslında içimde bir kadın taşıyorum ve ruhum da kadın. Genetik olarak erkek üreme organına sahip olmama rağmen kadın rahmine de sahibim ve kadınlar gibi düzenli veya düzensiz mens dönemlerim oluyor. Yani bir çeşit cinsel yönelim değil bu doğuştan ve genetik bir durum. Haber Galerisi: Artun bey, siz kendinizdeki değişikliği ne zaman fark ettiniz? Artun Bey: Ben kendimdeki değişiklikleri aslında 12 yaşımda fark etmeye başladım. Erkek gibiydim, bedenim görünüşte öyleydi ama o dönemlerde ruhum kızlar gibiydi. Kızlarla arkadaş olur hep onların oyunlarını oynar ve aralarına kolay katılırdım. Tabi böyle hissetsem de aslında bilmiyorum ne olduğumu. Bir değişiklik var çevremdeki erkek çocuklardan ama o çocuk aklı ile bunu anlamlandıramıyor veya isimlendiremiyorsunuz ki. Annem her zaman en iyi sırdaşım olmuştu. Babam ise her zaman otoriter ve kolaylıkla kendimiz ile ilgili bir şeyler anlatamadığımız bir insandı. Anneme hislerimden biraz bahsetmiştim o dönemlerde ama annem aman oğlum baban duymasın yoktur öyle bir şey, sen gayet normalsin deyip duruyordu bana. Ama gerçek anlamda ne zaman hissettin diye sorarsanız ilk mens gördüğüm yaş 13 yaşımdı. Az Bilinen Yaşamlarla Röportajlar Haber Galerisi: Biz hiç durdurmayalım sizi. Siz devam edin lütfen. Artun Bey: 13 yaşımdan devam edeyim öyleyse. Bir gün akşam saatlerinde kendimi iyi hissetmedim, ağrılarım başladı. Tuvalete gittim ve tuhaf oldum. Baktım mens oluyorum ve ne olduğumu anlamadım. Aileme ben iyi değilim ve kanamam var dedim. Babam böbrek, apandisit gibi şeylerden şüpheleniyor. Hastaneye gittik. Dahiliye, genel cerrahiye yönlendirdi. Ertesi gün kan kesildi. Muayeneye girdim. Kum dökme var mı diye baktılar. Ben bu şekilde bir kanama yaşamadım. Ultrason yapıldı ve doktor bile şaşırdı. Çift cinsiyetli Bu çocuk çift cinsiyetli ve adet görüyor dedi. Aileme bunu söyledi. Annem yanımdaydı ve yüzünü görmeliydiniz. Doktor sancı fazla olur. Annem nasıl olabilir diye dört dönüyordu. Büyüyüp gelişmesi lazım o zaman bakılır. Annem babama nasıl söyleyeceğini belemiyordu. Annem babama bunu söylemedi. Basit bir ağrı çocuk iste üşütmüş dedi. Annem yıllarca bunu sakladı. Ben de söyleyemedim çünkü annem müsaade etmedi. Yıllar geçtikçe ben erkeklerden hoşlanmaya başladım. Annem askere gideceğimin hayallerini kuruyordu. Bunu açıklayamamanın zorluğunu size anlatamam. Annem o kadar beni sen düzeleceksin diye işledi ki ben düzelmeyi bekliyorum ama asla bu olmadı. Hem bu benim seçimim değil ki. 17 yaşımda evden ayrıldım ve tam kendimi anladım. Erkek bedeninde rahmi olan bir kadınım ben aslında. Çift cinsiyetliyim ama hala bir kısmım bunu kabul edemiyordu. Cinsel kimlik seçimi değildi bu biyolojik cinsiyetim vardı bu anlaşılmıyordu aslında. Bilinmeyen bir etiket olduğu için ergenlikte ve sonrasında oldukça zor zamanlar yaşadım. Haber Galerisi: Aslında bu soruyu size daha önce de sorduk ama özellikle tekrar sormak istiyoruz ki, saklı interseks bireyler için de anlamlı olsun. Yaşadıklarında veya yaşayabileceklerinde yalnız hissetmesinler ve asla pes etmesinler. Artun Bey: Okula çok gitmek istemedim. Sınıflar değiştirdim. Lise dönemimi asla hatırlamak bile istemiyorum. Bu dönemde dayanamaz halde olduğumu hissettim. Sadece unutmak istiyordum. Bazı etiketler bana yaftalandı. Bu beni yalnızlığa itti ve insanlardan kaçıyordum. Soru soruluyordu ama ben bile kendim bilmiyordum ki soruları yanıtlayabileyim. Sonra ne oldu biliyor musunuz? Annem beni hep erkek gibi olayım diye yönlendirmeye çalıştı ama bu ne olursa oldun fayda etmedi. Ne kadar saklasam da bir şekilde hareketlerimde, konuşmamda tepkilerimde durumumu ele veriyor ve hakarete uğruyordum. Ailem beni anlamadı ve destek de olmadı. Ama yine de kendimce savaştım. Sonra ne oldu biliyor musunuz?  Durumumu kullanıp beni kullanmaya kalktılar. Sırrımı güvenip açıkladığım arkadaşlarım oldu. Hatta bir tanesi beni o kadar zor duruma soktu ki. Benden durumumu anlatmaması karşılığında para bile istedi. Ben bunlar ile savaşırken tek bir güzel şey oldu. Aşık oldum. 4 yıl güzel bir birliktelik yaşadım ama çevre baskısı ile o da bitti. Tam bir yer tarafından anlaşılıyorum derken o da elimden kayıp gitti. Haber Galerisi: Peki, Artun bey. Şu anda hayatınız nasıl? Artun Bey: Şu anda nasıl derseniz geçmişe göre iyi olduğunu söyleyebilirim. Halen babam ile görüşmüyorum ama güzel bir işte çalışıyorum. Kendi paramı kazanıyorum. Daha özgür hissediyorum. Baskı yok. Halen insanlar interseks kelimesinin anlamını gerçek anlamda bilmeseler de halen bazı ortamlarda yakıştırmalar yapılıyor olsa da inanın artık çok umursamıyorum. Ben kendimi kabul ettim. Zaten etmeliyim de. Bu benim suçum veya başka bir şey değil ki. Bu şekilde doğmuşum, genetiğim bu şekilde olmuş. Bilimsel olarak kabul edilen ve üzerinde onlarca çalışma yapılmış bir durum bu aslında. Ben kendimi kabul edebildiysem insanlar da beni kabul edecek. Dünyada hiç de azımsanamayacak sayıda İnterseks birey var ve olacak da. Haber Galerisi: İyi ki geldiniz, iyi ki sohbetimize katıldınız ve iyi ki az bilinen yaşamlarda İnterseks bireylerin yaşamlarını ve karşılaştığı zorlukları veya karşılaşabileceği zorlukları bizimle paylaştınız. Teşekkür ederiz. Artun bey ile yaptığımız bu sohbette satır aralarında hayat mücadelesi, farklı olmak, toplumdan dışlanmak veya kabul edilmek, aile yaşamı ve destek konuları ile ilgili o kadar çok bilgi aldık ki Artun bey çantasını alıp yanımızdan ayrılırken üstümüzde ki etkisini halen devam ettiriyordu. Yeni bir “Az Bilinen Yaşamlarla Röportajlar” yazısında yakında sizlerleyiz.   Editör: Özlem Çelik