Zamane Sevdalar

Yazarlar (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 14.02.2019 - 20:12, Güncelleme: 14.02.2019 - 20:12 4667+ kez okundu.
 

Zamane Sevdalar

Zamane Sevdalar - Milletçe 14 Şubat'ı idrak ettiğimiz gün gelip çattı. Dün bir çiçekçiye bir dostum için bir buket hazırlatmak için gittiğimde, adeta nutkum tutuldu. O güzelim kırmızı Bakara güllerinin girdiği garip formlar, inanın beni hayli şaşırttı. Ayak üstü buket hazırlanırken sohbet ettik ve gördüm ki, onlar bile bu işin içinden çıkamaz olmuşlar. Hele televizyondaki reklamlar... Hani 14 şubat'da pırlanta yüzük hediye edilmeyen kız, sokağa dahi çıkamayacak durumda. Neme lazım, hatırlanmak güzel bir şey, güzel de neden 14 subat ? Kökeni Roma Katolik kilisesinin inanışına dayanan bir gün ve önemi 3.yy'da Aziz Valentine' nin gizlice kıydığı nikahlara dayanıyor. O tarihlerde ordunun güçlenmesini önlediği için genç erkeklerin evlenmesi yasak ve Aziz Valentine, ihanetinin bedelini MS 270 yılının 14 Şubat'ında idam cezası olarak alıyor. Bu tarihten çok sonra 19 yy'da, İngiltere' de ticari bir hüviyete bürünen Aziz Valentine günü, toplu iletişim araçlarının gelişim hızıyla paralel bir şekilde "global kültür" arasındaki yerini alıyor ve zamanla tarihi arka planı da önemini yitiriyor. Buraya kadar her şey iyi güzel. Zaten kutlanan her bir özel günün bir arka bahçesi var. Var da, anlamları bir güne sıkıştırmaya karşıyım. O çiçeğin illaki 14 şubat'da değil de, her hangi bir günde, sırf içten geldiği için alınması daha anlamlı değil mi ? Ya da minicik bir hediye, karşımızdaki insanın gözlerinin sevinçle parlamasına sebep oluyorsa, değmez mi ? Ya da sevgimizi ifade etmemizin bin bir yolu yok mudur ? Öyle anlarda, iki yürek arasında ne ırmaklar akar, bunu idrak etmek çok mu zordur ? Yaşama sanatının en temel yan öğesi sevme sanatıdır. Beklentisiz, çıkarsız... Aslında en güzel armağanı severek kendimize veriyoruz ve sevgimizi vererek biraz daha zenginleşiyoruz. Zamane sevdalar, bazen ne yazık ki eksik ve yarım kalmalar diz boyu. Halbuki sevgidir insanı yücelten, yeşerten... Az önce bir yoruma denk geldim ve okurken içim acıdı. Adam her sabah eşinin kendisinden önce kalkıp, kahvaltı hazırlamamasından yakınıyor, : "ev unlu mamüller dükkanına döndü" diye yazıyordu. Sanırım bu da ayrı bir yazı konusu. Teraziye doğru ağırlıkları koyduğumuz müddetçe, sevgi serpilir; gerisi de sevgiden ne anladığınıza bağlıdır. Hep sevgiyle ... Fügen Sezer Cemre isimli yazımı okumak için TIKLAYIN
Zamane Sevdalar - Milletçe 14 Şubat'ı idrak ettiğimiz gün gelip çattı. Dün bir çiçekçiye bir dostum için bir buket hazırlatmak için gittiğimde, adeta nutkum tutuldu. O güzelim kırmızı Bakara güllerinin girdiği garip formlar, inanın beni hayli şaşırttı. Ayak üstü buket hazırlanırken sohbet ettik ve gördüm ki, onlar bile bu işin içinden çıkamaz olmuşlar. Hele televizyondaki reklamlar... Hani 14 şubat'da pırlanta yüzük hediye edilmeyen kız, sokağa dahi çıkamayacak durumda. Neme lazım, hatırlanmak güzel bir şey, güzel de neden 14 subat ? Kökeni Roma Katolik kilisesinin inanışına dayanan bir gün ve önemi 3.yy'da Aziz Valentine' nin gizlice kıydığı nikahlara dayanıyor. O tarihlerde ordunun güçlenmesini önlediği için genç erkeklerin evlenmesi yasak ve Aziz Valentine, ihanetinin bedelini MS 270 yılının 14 Şubat'ında idam cezası olarak alıyor. Bu tarihten çok sonra 19 yy'da, İngiltere' de ticari bir hüviyete bürünen Aziz Valentine günü, toplu iletişim araçlarının gelişim hızıyla paralel bir şekilde "global kültür" arasındaki yerini alıyor ve zamanla tarihi arka planı da önemini yitiriyor. Buraya kadar her şey iyi güzel. Zaten kutlanan her bir özel günün bir arka bahçesi var.

Var da, anlamları bir güne sıkıştırmaya karşıyım.

O çiçeğin illaki 14 şubat'da değil de, her hangi bir günde, sırf içten geldiği için alınması daha anlamlı değil mi ? Ya da minicik bir hediye, karşımızdaki insanın gözlerinin sevinçle parlamasına sebep oluyorsa, değmez mi ? Ya da sevgimizi ifade etmemizin bin bir yolu yok mudur ? Öyle anlarda, iki yürek arasında ne ırmaklar akar, bunu idrak etmek çok mu zordur ? Yaşama sanatının en temel yan öğesi sevme sanatıdır. Beklentisiz, çıkarsız... Aslında en güzel armağanı severek kendimize veriyoruz ve sevgimizi vererek biraz daha zenginleşiyoruz. Zamane sevdalar, bazen ne yazık ki eksik ve yarım kalmalar diz boyu. Halbuki sevgidir insanı yücelten, yeşerten... Az önce bir yoruma denk geldim ve okurken içim acıdı. Adam her sabah eşinin kendisinden önce kalkıp, kahvaltı hazırlamamasından yakınıyor, : "ev unlu mamüller dükkanına döndü" diye yazıyordu. Sanırım bu da ayrı bir yazı konusu. Teraziye doğru ağırlıkları koyduğumuz müddetçe, sevgi serpilir; gerisi de sevgiden ne anladığınıza bağlıdır. Hep sevgiyle ... Fügen Sezer Cemre isimli yazımı okumak için TIKLAYIN
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergalerisi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
startup ekosistemi, ilaçlama, istanbul böcek ilaçlama, hasta yatağı kiralama, mide balonu, evden eve nakliyat, https://www.tahanci.av.tr/arac-deger-kaybi-hesaplama/