Toplaşın Seçimle ilgili Size Anlatacaklarım Var

Toplaşın Seçimle ilgili Size Anlatacaklarım Var Yaklaşık 10 yıldır seçimlerde görevliyim. Müşahit, okul sorumlusu, sandık görevlisi dâhil her kademesinde bulundum. 24 Haziran Pazar günü AK Parti’nin kalesi denilen bir seçim bölgesinde görevliydim. Bundan önceki Evet-Hayır referandumunda da aynı okul ve sandıkta görevliydim. Koca okulda en sorunlu sandık bizimkiydi. En az 5-6 defa polis geldi. Her 3-4 seçmende bir kavga çıktı. Şöyle ki: Bizim sandık giriş kattaydı. Engelli, yaşlı, hasta, okuma-yazması olmayan seçmenin yoğun olduğu sandıktı. Kavgaların sebebi bu kişilerle beraber aileden bir kişinin kabine girmek istemesiydi. Sandık Başkanı dâhil biz de bunun yasak olduğunu anlatmaya çalıştığımız için sık sık seçmenle karşı karşıya gelip; bazen şiddetli, bazen ses tonu yüksek, çoğu zaman ağız dalaşı, bol bol aksiyonlu, bazen polisli tartışmalara tutuştuk. (YSK’nın buna bir çözüm bulması gerekir. Seçmenle sandık görevlisi sık sık karşı karşıya geliyor zira) Eve gittiğimde üzerimden kamyon geçmiş gibiydi, bir araba dayak yemiş külçe gibi yatağa düştüm. Gel gelelim asıl konumuza… Sandığımızda hırsızlık vb şeyler olmadı. Sandık görevlisi, müşahidi, avukatı, okul sorumlusu tam tekmil görevdeydik. Oylar sayılmaya başladığında AK Partili arkadaş Meral Akşener’in oylarını özellikle takip etmeye başladı. Bir önceki seçimden de birbirimizi tanıyorduk zaten. Bir önceki seçimde aynı sınıfta ama farklı sandıktaydık. Şöyle ki; bir sınıfta iki sandık vardı. Referandumda görevliler birbiriyle münakaşa yaşarken, bu seçimde seçmen sandık görevlileriyle tartışma yaşadı. Seçmen; başkan dâhil, AK Partili görevli, polis ve hepimize atarlandı. Sayımlar bitti. AK Partili görevliyle şöyle bir hesap yaptık. Saat henüz 21.00 bile değildi. Geçmiş olsun, Erdoğan % 51,5’le kazandı, dedik. Üstelik tüm sandıklar açılmamıştı. Oranlama yapıp, Türkiye ortalamasını alınca hesap öyle çıkıyordu çünkü! Peki, nasıl mı? AK Partili arkadaş ‘Meral daha fazla oy alsaydı, siz de Demirtaş’a yaklaşmasaydınız’ KAZANABİLİRDİNİZ, dedi. Bizim için CHP’nin oyu önemli değil, isterse 50 tane alsın, Meral Akşener yüksek oy alsa kaybederdik, dedi. Biz de anketler yaptırdık, Meral Akşener % 5’lerdeydi. Siz de Demirtaş’a yaklaşınca millette teröristlere yardım ediyor algısı oluştu. Siz bizden oy alamazsınız, oy alacak Meral’di, dedi. Seçmenin bize kızgın olduğunu, milletvekilliğinde bize oy vermeyeceğini biliyorduk. Bazı adaylara ben de kızgınım, dedi. ‘Makarnacı, cahil, koyun’ denilen AK Parti seçmeninin zarflarında şöyle bir dağılım vardı. Kimi sadece Erdoğan’a oy vermiş, milletvekilliğini boş atmış. Kimi Erdoğan, MHP; kimi İttifak’a oy atmıştı. Gördüğüm kadarıyla Meral Akşener ve Saadet Partisi’ne bir kayma olmamıştı. AK Partili bu arkadaş senin benim gibi sıradan biriydi. Emlakçılık işi yapıyordu. Hem partisine gönül vermiş onun için çalışıyordu, hem de normal hayatına devam ediyordu. Son 1 aydır seçim bürosundaydım. Millet sanıyor ki çok para kazanıyorum. İnan 1 kuruş almadım, hatta büroya alınan çay-şekerin parasını cebimizden ödüyorduk, dedi. Amcamın oğlu CHP’li, o ve çevresi CHP için çalışıyor, sülaledeki tek solcu, dedi. Yani düşman değiliz, biz de siz de bu halkın bir ferdiyiz demek istedi. 16 yıldır çalış çalış, hep hüsran hep hüsran demeyi de unutmadı. 3 gündür düşünüyorum, bu kişi bile bu kadar şey biliyorsa, AK Parti’nin rakip olarak gördüğü tek kişi Meral Akşener’se bunu diğer partilerin bilmemesi mümkün mü? Herkes bilir, Tayyip Erdoğan kaybedeceği seçime girmez. Halkın nabzını iyi tutar, anket-araştırma yaptırır. Peki diğer partiler anket-araştırma yaptırmıyor mu? Halkın nabzını tutmuyor mu? Bütün bunları bilmiyor mu, bilmiyor gibi mi davranıyor? Kendi sandığımla ilgili size şöyle bir ışık tutmak istedim. Biz elimizden geleni yaptık, sandıkları koruduk, ıslak imzalı tutanakları teslim ettik. Partilerin elinde bizden daha çok imkan var. Türkiye genelinde oy çalınmış mı, usulsüzlük yapılmış mı, ıslak imzalı tutanaklar girilmiş mi girilmemiş mi gibi konular onların bileceği iş! O kadarını da onlar açıklasın…  Benim bulunduğum okulda oy dağılımı bütün sandıklarda hemen hemen şöyleydi:  Muharrem İnce: 17 Meral Akşener: 16 Recep Tayyip Erdoğan: 283 Selahattin Demirtaş: 10 Temel Karamollaoğlu: 2 Size anlattıklarımı kulağınızın bir kenarına küpe yapınız, diğer bilgilerle birleştiriniz, farklı görüşleri de alınız ve kararınızı veriniz. Umarım az da olsa kafanızdaki sorulara ışık tutmuşumdur. Evet; kırgınız, kızgınız, üzgünüz. Çookkkk mutsuzuz ama enseyi karartmayın. Mevlam neylerse güzel eyler; her şerde bir hayır, her hayırda bir şer vardır. Siyaset muhalefetiyle, iktidarıyla kirli bir iş… Bunları görüp akıl ve irademizi kimseye kiraya vermeyelim. Karşımızdaki kim olursa olsun eleştirmeyi bilelim. Bu görsel sosyal medyada dolaşıyor. Dediğim gibi tüm bilgi, belge, akıl ve vicdanınızı kullanıp kendi kararınızı verin. Aklınızla dalga geçilmesine izin vermeyin. En yakın bildikleriniz bile sizi kandırıyor olabilir!!!   Bilgin Apaydın