Ekosistemler hayvanlar aracılığı ile nasıl sürdürülüyor?

Genel 23.11.2024 - 13:02, Güncelleme: 23.11.2024 - 13:02 5157 kez okundu.
 

Ekosistemler hayvanlar aracılığı ile nasıl sürdürülüyor?

İklim değişikliği, hayvanların üreme yeteneklerini ve yaşam döngülerini tehdit ediyor. Genetik uyum ve fenotipik esneklik kritik önemde!
İklim değişikliği, yalnızca insanları değil, aynı zamanda hayvanların yaşam alanlarını ve ekosistemleri de tehdit ediyor. Üsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı’ndan Dr. Öğr. Üyesi Burcu Çevreli, iklim değişikliğinin hayvanlar üzerindeki etkileri hakkında önemli bilgiler paylaştı. Hayvan popülasyonlarının, iklim değişikliğine fenotipik esneklik ve genetik adaptasyon yoluyla yanıt verdiğini belirten Çevreli, bu süreçlerin üreme, gelişim ve göç gibi temel yaşam döngülerini etkilediğine dikkat çekti. Sivrisinekler, kırlangıçlar, sincâplar ve drosophila gibi bazı türlerin genetik değişim süreçleriyle iklim değişikliğine uyum sağladığını ifade etti. Dr. Çevreli, çevresel faktörlerin hayvanların üreme kapasiteleri üzerindeki etkisine de vurgu yaptı. Östrus süresi, sperm üretimi ve doğurganlık gibi unsurların sıcaklık, nem ve mevsimsel değişikliklere bağlı olarak değiştiğini belirterek, sıcak ya da soğuk stresi altında gebe kalma oranlarının azaldığını dile getirdi. Özellikle ötücü kuşların yerel hava koşullarına göre üreme tarihlerini esnetebilme kapasitesine sahip olduğunu açıkladı. Ekosistemler hayvanlar aracılığı ile nasıl sürdürülüyor? İklim değişikliğinin sadece doğurganlık değil, hayvan davranışlarını da etkilediğini belirten Çevreli, sıcak hava ve aşırı hava olaylarının evcil hayvanların egzersiz fırsatlarını kısıtlayarak obeziteyi artırabileceğini söyledi. Ayrıca, gün uzunluğundaki değişimlerin hayvanların fotoperiyodik yanıtlarını etkilediğini, bu durumun göç, üreme ve uykuda kalma gibi süreçleri yeniden şekillendirdiğini aktardı. Ekosistemlerin hayvanlar aracılığıyla sürdürüldüğüne dikkat çeken Dr. Çevreli, biyolojik çeşitliliğin sağlıklı ekosistemlerle korunabileceğini ifade etti. Sağlıklı ekosistemlerin karbon emme, su filtreleme ve afetlere karşı tampon görevi görme gibi işlevlerinin olduğunu belirtti. İklim değişikliğinin aynı zamanda zoonotik hastalıkların yayılmasını artırdığını söyleyen Çevreli, sıcaklık artışıyla birlikte kenelerin ve Lyme hastalığı gibi kene kaynaklı enfeksiyonların daha yaygın hale geldiğini ekledi. Dr. Çevreli, hayvan popülasyonlarının geleceğinin genetik çeşitliliğe bağlı olduğunu ve bu çeşitliliğin mutasyon ve göçle desteklenmesi gerektiğini ifade etti. Hayvanların değişen çevreye uyum sağlaması, türlerin ve ekosistemlerin devamlılığı için kritik bir öneme sahip. Ekosistem Restorasyonu ve İklim Değişikliği ile Mücadele Doğal ekosistemlerin korunması, iklim değişikliğiyle mücadelede kritik bir öneme sahiptir. Bitki örtüsü, karbonun atmosferden emilmesine yardımcı olurken, toprağın sağlığını koruyarak erozyonu önler. Bununla birlikte, biyoçeşitlilikteki azalma, doğal dengenin bozulmasına neden olabilir. Sağlıklı ekosistemlerin sağlanması, yalnızca hayvan popülasyonlarını değil, insan sağlığını ve tarımsal üretimi de olumlu yönde etkiler. Ağaçlandırma çalışmaları, ıslah projeleri ve sulak alanların korunması gibi uygulamalar, küresel ısınmanın etkilerini azaltmada önemli adımlardır. Bunun yanı sıra, bireylerin çevre bilincini artırması ve sürdürülebilir yaşam alışkanlıklarını benimsemesi, bu küresel mücadelede kolektif bir fark yaratabilir.
İklim değişikliği, hayvanların üreme yeteneklerini ve yaşam döngülerini tehdit ediyor. Genetik uyum ve fenotipik esneklik kritik önemde!

İklim değişikliği, yalnızca insanları değil, aynı zamanda hayvanların yaşam alanlarını ve ekosistemleri de tehdit ediyor. Üsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı’ndan Dr. Öğr. Üyesi Burcu Çevreli, iklim değişikliğinin hayvanlar üzerindeki etkileri hakkında önemli bilgiler paylaştı. Hayvan popülasyonlarının, iklim değişikliğine fenotipik esneklik ve genetik adaptasyon yoluyla yanıt verdiğini belirten Çevreli, bu süreçlerin üreme, gelişim ve göç gibi temel yaşam döngülerini etkilediğine dikkat çekti. Sivrisinekler, kırlangıçlar, sincâplar ve drosophila gibi bazı türlerin genetik değişim süreçleriyle iklim değişikliğine uyum sağladığını ifade etti.

Dr. Çevreli, çevresel faktörlerin hayvanların üreme kapasiteleri üzerindeki etkisine de vurgu yaptı. Östrus süresi, sperm üretimi ve doğurganlık gibi unsurların sıcaklık, nem ve mevsimsel değişikliklere bağlı olarak değiştiğini belirterek, sıcak ya da soğuk stresi altında gebe kalma oranlarının azaldığını dile getirdi. Özellikle ötücü kuşların yerel hava koşullarına göre üreme tarihlerini esnetebilme kapasitesine sahip olduğunu açıkladı.

Ekosistemler hayvanlar aracılığı ile nasıl sürdürülüyor?

İklim değişikliğinin sadece doğurganlık değil, hayvan davranışlarını da etkilediğini belirten Çevreli, sıcak hava ve aşırı hava olaylarının evcil hayvanların egzersiz fırsatlarını kısıtlayarak obeziteyi artırabileceğini söyledi. Ayrıca, gün uzunluğundaki değişimlerin hayvanların fotoperiyodik yanıtlarını etkilediğini, bu durumun göç, üreme ve uykuda kalma gibi süreçleri yeniden şekillendirdiğini aktardı.

Ekosistemlerin hayvanlar aracılığıyla sürdürüldüğüne dikkat çeken Dr. Çevreli, biyolojik çeşitliliğin sağlıklı ekosistemlerle korunabileceğini ifade etti. Sağlıklı ekosistemlerin karbon emme, su filtreleme ve afetlere karşı tampon görevi görme gibi işlevlerinin olduğunu belirtti. İklim değişikliğinin aynı zamanda zoonotik hastalıkların yayılmasını artırdığını söyleyen Çevreli, sıcaklık artışıyla birlikte kenelerin ve Lyme hastalığı gibi kene kaynaklı enfeksiyonların daha yaygın hale geldiğini ekledi.

Dr. Çevreli, hayvan popülasyonlarının geleceğinin genetik çeşitliliğe bağlı olduğunu ve bu çeşitliliğin mutasyon ve göçle desteklenmesi gerektiğini ifade etti. Hayvanların değişen çevreye uyum sağlaması, türlerin ve ekosistemlerin devamlılığı için kritik bir öneme sahip.

Ekosistem Restorasyonu ve İklim Değişikliği ile Mücadele

Doğal ekosistemlerin korunması, iklim değişikliğiyle mücadelede kritik bir öneme sahiptir. Bitki örtüsü, karbonun atmosferden emilmesine yardımcı olurken, toprağın sağlığını koruyarak erozyonu önler. Bununla birlikte, biyoçeşitlilikteki azalma, doğal dengenin bozulmasına neden olabilir. Sağlıklı ekosistemlerin sağlanması, yalnızca hayvan popülasyonlarını değil, insan sağlığını ve tarımsal üretimi de olumlu yönde etkiler. Ağaçlandırma çalışmaları, ıslah projeleri ve sulak alanların korunması gibi uygulamalar, küresel ısınmanın etkilerini azaltmada önemli adımlardır. Bunun yanı sıra, bireylerin çevre bilincini artırması ve sürdürülebilir yaşam alışkanlıklarını benimsemesi, bu küresel mücadelede kolektif bir fark yaratabilir.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergalerisi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
startup ekosistemi, izmir spotçu, karşıyaka haber, ilaçlama, kasko teklifi, malatya araç kiralama, istanbul böcek ilaçlama, hasta yatağı kiralama, mide balonu, evden eve nakliyat, raf sistemleri, ahşap kompozit deck, ingiltere aile birleşimi sınavı