Dünya Sanat Günü

Dünya (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 03.05.2018 - 21:44, Güncelleme: 03.05.2018 - 21:44 3770+ kez okundu.
 

Dünya Sanat Günü

Dünya Sanat Günü - Ressam, botanikçi, mühendis, mimar, bilim adamı ve tüm zamanların en ünlü Rönesans insanı, Leonardo Da Vinci’nin doğum günü olan 15 Nisan. Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği Türkiye’nin önerisiyle 2012’den itibaren Dünya Sanat Günü olarak kutlanması UNESCO’ya bağlı Uluslararası Sanat Birliği tarafından kabul edildi. Sanat günü bitti, aradan iki hafta geçti günaydın sözcüklerini duyar gibiyim. Mart ayının son haftasından Nisan’ın ortasına kadar çok yoğun bir şekilde başladığımız sanatsal çalışmalarımızdan bahsedeceğim bu yazımda. Tüm bu detayları sizlerle paylaşabilmek için anca vakit bulabildim. Geç de olsa yazmalıyım dediğim yazıma en sonunda başlıyorum. Bu hafta Rönesans sanatçılarını değil dünyanın pek çok farklı yerlerinden kalkıp, Surinam’da bir araya gelen farklı sanat dallarında eserler veren Alman sanatçıları ve Surinam’da yaşayan Surinamlı sanatçıları ve benimde dahil olduğum tüm sanatsal çalışmalarımızdan bahsedeceğim. 19 Mart günü Almanya’dan gelen Alman sanatçı dostlarımız Surinam’a vardılar. 21 Mart akşamı G Art Blok ‘ta Alman sanatçı dostlarımızla tanıştık ve güzel bir akşam yemeğinde bir araya geldik. 23 Mart akşamı Alman ve Surinam’lı sanatçıların ( Ben de Surinam ekibine dahilim ) ortak resim sergisinin açılışını yaptık. Çok kalabalık olduğumuz için herbir ressam, heykel ve fotoğraf sanatçısı sınırlı sayıda sanatsal çalışmalarla bu sergiye ortak oldu. Art Blok’taki resim sergimiz 16 Nisan’a kadar açık kaldı. Uluslararası bir sergiye dahil olmak elbette gurur verici. FVAS (Federation of Visual Artists in Suriname) yani Surinam’lı sanatçıları bir çatı altında toplayan bir dernek. Ve derneğin, geniş vizyona sahip yöneticisi ayrıca değerli öğretmenim Surinam’ın en ünlü ressamlarından biri olan George Struikelblok. Seewerk Alman sanatçıların derneği ve Alman sanatçıları bir araya getirerek Surinam’a gelmelerini sağlayan tüm ekibin organizasyonunu yapan ve tanımaktan onur duyduğumuz Angelika Petri. Ayrıca’’ G Art B-- ‘’ George Struikelblok’a ait sanat okulu ve birçok sanatsal çalışmanın hayat bulduğu yer. George ve Angelika Brokopondo projesinebağlı olarak ‘’ İmpulse ‘’ adı altında bizleri bir araya getirdiler. 11 farklı çalışmayı hayata geçirmemiz için büyük bir gayret gösterdiler. Projelerimizi ve çalışma arkadaşlarımızı daha çok fotoğraflarla anlatmaya çalışacağım. Bu yazı o yüzden daha çok görsel temalı olacak böylece sizlerde sıkılmadan dünyanın  bir ucundaki sanat eserlerinden haberdar olacaksınız. 1-Anton de Kom House : Bu projenin fikir babası Frank Merks Anton de Kom 22 Şubat 1898 yılında Paramaribo, Surinam’da henüz kölelik kaldırılmamışken doğdu. Köleliğin derin yaralarını üzerinde taşıdığı gibi ayrıca soyadında da taşıyordu. Köle sahibi Mok adının tersten yazılması ile Kom soyadını aldı. Uzun yıllar Hollanda’da yaşadı bu süre zarfında birçok siyasal olaylara karıştı, önderlik etti ve hüküm giydi. Tekrar vatanı Surinam’a geldiğinde de birçok öğrenci ve işçi olaylarına karıştı ve Surinam’dan sınır dışı edildi. 1940'ta Alman işgalinden sonra De Kom, özellikle Lahey'deki komünist partiye ve Hollanda direnişine katıldı. Komünist Partisi'nin De Vonk adlı yeraltı makalesine, özellikle de Lahey sokaklarındaki faşist grupların terörüne dair yazılar yazdı. 7 Ağustos 1944'te tutuklandı. Scheveningen'deki Oranje Oteli'nde hapsedildi ve bir Hollanda toplama kampı olan Camp Vught'a transfer oldu. Eylül 1944'ün başlarında, Heinkel uçak fabrikası için çalışmaya zorlandığı Oranienburg-Sachsenhausen'a yolladı. De Kom, Neuengamme toplama kampının bir uydu kampı olan Bremervörde yakınlarındaki (Bremen ve Hamburg arasında) Camp Sandbostel'de 24 Nisan 1945'te tüberküloz nedeniyle öldü ve bir toplu mezarlığa atıldı. 1960 yılında kalıntıları bulundu ve Hollanda'ya getirildi. Orada Loenen'deki  Mezarlığına gömüldü. Yaşamı boyunca birçok roman, şiir, kısa hikayeler, senaryolar ve diğer politik yazılar yazdı. Ayrıca "Wij slaven van Suriname" Surinamlı kölelerin kölesi adlı kitabı sansürsüz ilk kez Almanya’da yayınlandı. Bugün anısına Surinam Üniversitesine adı verildi Hollanda ve Almanya’da heykeli dikildi. Frank bu projesinde Anton de Kom anısına soyut bir ev anıtı inşa etti. Oldukça görkemli bir çalışma oldu, projenin inşasında kıymetli Surinam kerestesi kullanıldı. Kereste kesimi sırasında Frank küçük bir kaza geçirdi. Hepimiz bu talihsiz olaydan ötürü oldukça üzüldük. Neyseki bacağındaki kesik çok derin değildi ve kısa sürede proje çalışmalarına geri döndü ve muazzam bir eser ortaya çıkarttı. Bu projede ortak çalışan sanatçılar : Frank Merks, Jhunry Udenhout, George Struikelblok, Angelika Petri, Radovan Matijek, Günter Krajewski, Daniel Spellen, Jim Daddy, Frank Göllmann, Gloria Göllmann, Ben Severin, Glen Fung Loy, Dhiradj Ramsamoedj, Daan Nigten and Samba boys ( Bijai,Ramesh,Karan, Rakesh ) Struikelblok atölye çalışanları ( Furgin Van Gemd,Orpheo Howard). 2-Re Birth : Projenin fikir babası Ardie Setropawiro Ardie’nin  bu projede bizlere anlatmak istediği; Budizim ve Hinduzim inançlarında ölümden sonra var olan bir hayat ve yeniden yaratılış, yani reankarnasyonu anlatıyor bizlere. Çalışmanın ana malzemesi Surinam kerestesi. Bu projede ortak çalışan sanatçılar : Ardie Setropawiro, Peter Thielen, Overdo Berghout, August Bohe, George Struikelblok, Struikelblok atölye çalışanları ( Furgin Van Gemd,Orpheo Howard) Melany Yzer 3 - Tipi : Bu proje Tim Eiag’a ait. Projenin hikayesi ise çok az para harcayarak, doğadaki materyalleri kullanarak bir sanat eseri meydana getirmek. Rüzgar enerjisi yardımı ile ve rekli rafyalarla bir tür müzik sesi elde etmek. Projenin ana malzemesi olan Bambu ağacını New Amsterdam açık hava müzesinin içinde bulunduğu minik ormanlık alandan temin ettik. Müze çalışanları bize bambu ağaçından ince uzun saplar kesti ve bizler 12 adet bambuyu, ikişer kişi omuzlarımızda taşıyarak çalışma alanına getirdik. Kızılderili çadırını andıran bir yapı haline getirerek tüm kollardan renkli rafyalar geçirdik ve rüzgar enerjisi ile muazzam bir ses elde ettik. Tim sayesinde koca bambuların nasıl taşınacağını ve yere sabitleneceğini de öğrenmiş olduk. Benim için oldukça eğlenceli bir çalışmaydı. Bu projede ortak çalışan sanatçılar : Tim Eiag, Bernardin Langezaal, Alma Koeber, Aroussio Hilversum, Sancha Sullivan, Mitchell Tseng Ching Lien, Manuella Tjin A Soe, Meltem Karakoyun. 4 - Salute to the World : Projeyi hayata geçiren Peter Thielen Projenin ana fikri George Struikelblok’a ait projeyi farklı şekilde ele alıp hayata geçiren ise Peter Thielen. Peter bu projesinde plastik su boruları ve eski bilgisayar monitörleri kullandı. Teknoloji çağının ve uzay çağının tüm nimetlerine selam dercesine tüm dünyanın şerefine. Projede ortak çalışan sanatçılar: Peter Thielen, Anwar Kodan, Fabian de Randamie, Overdo Berghout, Harold Letterboom, George Struikelblok, Struikelblok atölye çalışanları ( Furgin Van Gemd,Orpheo Howard) 5 - Lucifer : Projenin fikir babası Radovan Matijek Radovan, bu projesinde yekpare ağaç gövdesinden yararlandı, heykelin baş kısmını tütsüleyerek kibrit çöpünün kafasını andıran bir şekle büründürdü. Gövde kısmında  tıraşlamalar yaparak daha sonra ana gövdeyi sarı yağlı boya ile renklendirdi. Bu anıt heykelin anlamı ise tek tanrının herkes için varlığı. Projede ortak çalışan sanatçılar: Radovan Matijek, Jhunry Udenhout, Dorothee Nuyken, Daan Nigten and Samba boys (Bijai,Ramesh,Karan, Rakesh, Adjai,Mangrey D, Akash M ) Struikelblok atölye çalışanları ( Furgin Van Gemd,Orpheo Howard). 6 - Mamio fu Kawna: Projenin fikir babası  George Struikelblok 15 Nisan sadece dünya sanat günü değil ayrıca Surinam’ın kültürel miraslar festivalinin başlangıç günü. Her iki günü de anlamdırmak için George devasa üç adet Surinam’lı kadın figürünü, inşaat demirlerini şekillendirerek ve birbirine kaynak yaparak birleştirdi. İstenilen form elde edildikten sonra Surinam’ın geleneksel kıyafetlerinin dikildiği kumaş parçaları ile tüm heykel giydirildi ve diğer küçük parçalar tutkal yardımı ile heykelin üzerine yapıştırıldı. Bu çalışmada az da olsa katkım olduğu için elbette çok mutluyum. Projede ortak çalışan sanatçılar: George Struikelblok, Struikelblok atölye çalışanları ( Furgin Van Gemd, Orpheo Howard, Marvin Coats) Dorothee Nuyken, Peter Thielen, Bernardin Langezaal, Dakaya Lenz, Manuela Tjin A Soe, Meltem Karakoyun. 7 - Encounter (Bastion ) Table : Projenin fikir babası  Günter Krajewski Günter bu projede, her iki ülkeyi ( Surinam ve Almanya) birbirine bağlayan bir diğer noktada birleştirmek istemiş. Koloniyel zamanlarda inşa edilmiş New Amsterdam’daki tabya (Bastion ) ile Almanya’daki tabyaların mimari yapısı birebir aynı olduğu için bu haritadan esinlenen Günter haritanın en belirgin özelliği olan pentagramı kullanarak bir masa inşa etti ve masanın oturma yerlerine kütüklerden sandalyelerde koydu. Ve masa Surinam bayrağının renkleri ile renklendirildi. Masa çalışmasının ana malzemesi elbette Surinam kerestesi ile yapıldı. Yağmura son derece dayanıklı bu kıymetli ağaçlardan harika eserler yaratıldı. Bu projede ortak çalışan sanatçılar : Günter Krajewski, Frank Merks, Jhunry Udenhout, George Struikelblok, Angelika Petri, Radovan Matijek, Daniel Spellen, Jim Daddy, Frank Göllmann, Gloria Göllmann, Ben Severin, Daan Nigten and Samba boys (Bijai, Ramesh, Karan, Rakesh, Adjai, Mangrey D, Akash M ) Struikelblok atölye çalışanları ( Furgin Van Gemd,Orpheo Howard). 8 – Rise Above : Projenin fikir babası Daniel Spellen. Daniel Alman grupla birlikte çalışmaya katılan bir Amerika’lı. Daniel, sanatsal çalışmalarında genellikle farklı materyallerle heykeller yapıyor. Amerikan kartalına karşılık bir Surinam kartalı. İnce çelik plakalar kesilerek ve kanatları birbirine kaynak makinası aracılığı ile kaynak yapılarak metal tüyler oluşturuldu. Kartalın üstüne konacağı bir telefon direği ormanlık arazide bulanarak atölyeye taşındı. Ben Severin’e ait olan bir fikirle telefon direginin gövdesinde farklı desen çalışmaları yaptı. Surinam’lı sanatçı dostlarda farklı motif ve figürler işledi. Çorbada tuzum bulunsun, bende kilim motiflerimizden su yolu motifini ağacın gövdesini oyarak işledim. Kalabalık bir ekiple başarılı bir çalışma ortamı oluşturduk. Hepimiz için unutulmaz bir deneyim oldu. Manuela’nın fikri olarak kartalın tünek yerine lotus çiçeğinin yapraklarını, Daniel ağaçlara şekil vererek oluşturdu. Dorothee kartalın arka tarafına muazzam bir teknikle resim yaptı. Artı yedi çakranın sembollerini bir yüze komple işledi Glenn ve Patrik yerel motifleri kabartma tekniği ile işlediler... Bu projede ortak çalışan sanatçılar : Daniel Spellen, Ben Severin, Dorothee Nuyken, Manuela Tjin A Soe, Glenn Fung Loy, Patrick Tjon Jaw Chong, Anand Dwarka, Arti Abhelak, Justin Boksteen, Struikelblok atölye çalışanları ( Furgin Van Gemd, Orpheo Howard, Marvin Coats), Jhundry Udenhout ve Meltem Karakoyun 9 – 90 Degre From Another Angle : Proje Gloria ve Frank Göllmann’a ait . Elimizde sayısız plastik şişe mevcut, Frank ve Gloria geri dönüşüm fikri ile renkli plastik şişelere yeni bir ruh kattılar. Surinam bayrağının renklerini renkli plastik şişeleri bir araya getirerek, bayrağa farklı bir açıdan şekil verme fikri ile projeye başladılar. New Amsterdam açık hava müzesinde başladıkları projeye bizlerde dahil olduk. Bu projede ortak çalışan sanatçılar : Gloria Göllmann, Frank Göllman, Anand Dwarka, Manuela Tjin A Soe, Jhunry Udenhout, Meltem Karakoyun. 10 – Kohasion ( Işık, renk enstalasyonu ve canlı müzik performansı ) Proje yapım ve yönetimi Gloria Göllmann, Frank Göllman tarafından hayata geçirildi. Belkide en eğlenci projeydi diyebilirim. Benim gibi müzik yeteneği neredeyse sıfır olan birinin, bir müzik projesine dahil olması ve Frank ile Gloria’nın büyük bir sabırla beni idare etmesi. Evde başladığımız projenin çalışma aşamasında Gloria gerçek bir müzik sanatçısı, Almanca şarkı söylüyor, Frank elektronik gitarı ile müzik ve ışık düzeneğini kontrol ediyor. Harold ışıklı sahnenin arkasına Bastion şekli üzerine farklı bir tasarım gerçekleştirdi, Arti güzel sesi ile Gloria’ya eşlik ediyor ve ben arada Nazımın dizelerini  ( Yaşamak bir ömür, tek ve hür, kardeşcesine ) yüksek sesle seslendiriyorum. 15 Nisan günü Surinam Başkan yardımcısı, Kültür bakanı ve birçok konuğun katıldığı açılış programı müzikli ve danslı aktivitelerle devam etti. Bizler  tarihi barut evinde 7 dakikalık bir performansı oldukça başarılı bir şekilde sergiledik. Unutulmaz bir tecrübe daha elde etmiş oldum. Bu projede ortak çalışan sanatçılar : Gloria Göllmann, Frank Göllman, Arti Abhelak, Harold Letterboom, Meltem Karakoyun. 11 – Birds of Bastion : Projenin fikir babası Meltem Karakoyun Gururla söyleyebilirim Surinam’da asılı bir heykel çalışmam var. Asılı diyorum çünkü çalışmam aslında kinetik enerji yani rüzgar enerjisi ile hareket ediyor, insanların dokunması ve çocukların kuşlara uzanması ile interaktif bir hal alıyor. Surinam ve Almanya arasındaki bağantıyı araştırırken ‘’Bastion ‘’ haritasının en anlamlı birleşme noktası olduğunu düşündüm. Tek başına bu şekil elbette birşey ifade etmiyor Surinam’la ilgili bir bağlantıyı daha bu projeye eklemeliyim diye düşünürken Surinam’ın birbirinden güzel ve farklı kuşları aklıma geldi. Böylece proje kafamda şekillendi. Kuşların kalıcı olabilmesi için ise onları seramik çamurundan yapmaya karar verdim. Bu projeye birçok sanatçı dostumuz dahil oldu. Öncelikle istediğimiz seramik çamurlarımız bir hafta geçikmeli olarak elimize geçti. Tüm ekip kendi el becerisi ile seramik çamurundan farklı görüntüde, avuç içi büyüklüğünde kuşlar yapmaya başladı. Bu arada Bastion şeklini vereceğimiz platformu betonplex üzerinde çizerek ve daha sonra çizim üzerinden keserek üst zemini Orpheo ile birlikte çalışarak gerçekleştirdik. Tam iki gün içinde tüm ekip 390 adet kuş yapmıştık ve oldukça yeterli bir sayı bu. Kuşların kuruması için güneşli günlerde dışarı çıkarttık, yağmurlu günlerde atölye içinde muhafaza ederek bir hafta kurumalarını bekledik. Bu süre en az iki hafta olmalı fakat vaktimiz sınırlı olduğu için sadece 1 hafta bekledikten sonra Mahmut Saraçoğlu’nun evimizin bahçesinde inşa ettiği taş fırının içinde kuşları yüksek derecede pişirmek için fırına yerleştirdik. Fırınlama aşamasından önce iç düzeneği ve daha fazla ısı elde etme çalışmasındaki başarıyı Glenn’e borçluyuz. Glenn, Patrik, Mahmut, Sancha ve ben ateşi oniki saat boyunca harlı tuttuk. Sabaha karşı fırının ateşinin tükenmesi ile soğumaya başlayan kuşları fırından tek tek çıkartarak atölyeye, tüm ekiple birlikte boyama işlemine geçmek için gittik. Atölyede yoğun ve eğlenceli bir şekilde kuşları boyadık ve kurmaları için iplere dizdik ve astık. Ertesi gün kuruyan kuşları kutulara yerleştirerek New Amsterdam açık hava müzesine gittik. Çalışmayı bir ağaçta sergilemek istediğim için en uygun yeri seçtikten sonra Bastion platformunu hazırladığımız düzenek ile ağaca astık. Platformda 132 adet halka ve kuşları asacağımız balık tutma sicimlerini daha önce atölyede hazırlamıştık. Sıra kuşları belli aralıklarla dizmeye geldi. Ekip çalışması ile bu işlemide bitirdikten sonra ertesi günü, yani 15 Nisan açılış gününe hazır hale geldik. Bu projede ortak çalışan sanatçılar : Meltem Karakoyun, Mahmut  Saraçoğlu, Bernardin Langezaal, Alma Koeber, Aroussio Hilversum, Sancha Sullivan, Mitchell Tseng Ching Lien, Manuella Tjin A Soe, Daniel Spellen, Ben Severin, Dorothee Nuyken, Glenn Fung Loy, Patrick Tjon Jaw, Fabian de Randamie, Overdo Berghout,Harold Letterboom, Stuikel blok atölye çalışanı Orpheo Howard, Dakaya Lenz. Bu projeye dahil olmamızı sağlayan George Struikelblok, Angelika Petri ve emeği geçen herkese sonsuz teşekkürü bir borç bilirim. Üç haftalık koordineli ve disiplinli çalışmalarımızın ardından, New Amsterdam  açık hava müzesinde sergilenecek harika ve farklı sanatsal çalışmalara imza atmış olduk. Tüm çalışma arkadaşlarıma tekrar teşekkür ediyorum, saygı ve sevgilerimle Meltem Karakoyun 3 Mayıs 2018      
Dünya Sanat Günü - Ressam, botanikçi, mühendis, mimar, bilim adamı ve tüm zamanların en ünlü Rönesans insanı, Leonardo Da Vinci’nin doğum günü olan 15 Nisan. Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği Türkiye’nin önerisiyle 2012’den itibaren Dünya Sanat Günü olarak kutlanması UNESCO’ya bağlı Uluslararası Sanat Birliği tarafından kabul edildi. Sanat günü bitti, aradan iki hafta geçti günaydın sözcüklerini duyar gibiyim. Mart ayının son haftasından Nisan’ın ortasına kadar çok yoğun bir şekilde başladığımız sanatsal çalışmalarımızdan bahsedeceğim bu yazımda. Tüm bu detayları sizlerle paylaşabilmek için anca vakit bulabildim.

Geç de olsa yazmalıyım dediğim yazıma en sonunda başlıyorum.

Bu hafta Rönesans sanatçılarını değil dünyanın pek çok farklı yerlerinden kalkıp, Surinam’da bir araya gelen farklı sanat dallarında eserler veren Alman sanatçıları ve Surinam’da yaşayan Surinamlı sanatçıları ve benimde dahil olduğum tüm sanatsal çalışmalarımızdan bahsedeceğim. 19 Mart günü Almanya’dan gelen Alman sanatçı dostlarımız Surinam’a vardılar. 21 Mart akşamı G Art Blok ‘ta Alman sanatçı dostlarımızla tanıştık ve güzel bir akşam yemeğinde bir araya geldik. 23 Mart akşamı Alman ve Surinam’lı sanatçıların ( Ben de Surinam ekibine dahilim ) ortak resim sergisinin açılışını yaptık. Çok kalabalık olduğumuz için herbir ressam, heykel ve fotoğraf sanatçısı sınırlı sayıda sanatsal çalışmalarla bu sergiye ortak oldu. Art Blok’taki resim sergimiz 16 Nisan’a kadar açık kaldı. Uluslararası bir sergiye dahil olmak elbette gurur verici. FVAS (Federation of Visual Artists in Suriname) yani Surinam’lı sanatçıları bir çatı altında toplayan bir dernek. Ve derneğin, geniş vizyona sahip yöneticisi ayrıca değerli öğretmenim Surinam’ın en ünlü ressamlarından biri olan George Struikelblok. Seewerk Alman sanatçıların derneği ve Alman sanatçıları bir araya getirerek Surinam’a gelmelerini sağlayan tüm ekibin organizasyonunu yapan ve tanımaktan onur duyduğumuz Angelika Petri. Ayrıca’’ G Art B-- ‘’ George Struikelblok’a ait sanat okulu ve birçok sanatsal çalışmanın hayat bulduğu yer. George ve Angelika Brokopondo projesinebağlı olarak ‘’ İmpulse ‘’ adı altında bizleri bir araya getirdiler.

11 farklı çalışmayı hayata geçirmemiz için büyük bir gayret gösterdiler.

Projelerimizi ve çalışma arkadaşlarımızı daha çok fotoğraflarla anlatmaya çalışacağım. Bu yazı o yüzden daha çok görsel temalı olacak böylece sizlerde sıkılmadan dünyanın  bir ucundaki sanat eserlerinden haberdar olacaksınız. 1-Anton de Kom House : Bu projenin fikir babası Frank Merks Dünya Sanat Günü Anton de Kom 22 Şubat 1898 yılında Paramaribo, Surinam’da henüz kölelik kaldırılmamışken doğdu. Köleliğin derin yaralarını üzerinde taşıdığı gibi ayrıca soyadında da taşıyordu. Köle sahibi Mok adının tersten yazılması ile Kom soyadını aldı. Uzun yıllar Hollanda’da yaşadı bu süre zarfında birçok siyasal olaylara karıştı, önderlik etti ve hüküm giydi. Tekrar vatanı Surinam’a geldiğinde de birçok öğrenci ve işçi olaylarına karıştı ve Surinam’dan sınır dışı edildi. 1940'ta Alman işgalinden sonra De Kom, özellikle Lahey'deki komünist partiye ve Hollanda direnişine katıldı. Komünist Partisi'nin De Vonk adlı yeraltı makalesine, özellikle de Lahey sokaklarındaki faşist grupların terörüne dair yazılar yazdı.

7 Ağustos 1944'te tutuklandı.

Scheveningen'deki Oranje Oteli'nde hapsedildi ve bir Hollanda toplama kampı olan Camp Vught'a transfer oldu. Eylül 1944'ün başlarında, Heinkel uçak fabrikası için çalışmaya zorlandığı Oranienburg-Sachsenhausen'a yolladı. De Kom, Neuengamme toplama kampının bir uydu kampı olan Bremervörde yakınlarındaki (Bremen ve Hamburg arasında) Camp Sandbostel'de 24 Nisan 1945'te tüberküloz nedeniyle öldü ve bir toplu mezarlığa atıldı. 1960 yılında kalıntıları bulundu ve Hollanda'ya getirildi. Orada Loenen'deki  Mezarlığına gömüldü. Yaşamı boyunca birçok roman, şiir, kısa hikayeler, senaryolar ve diğer politik yazılar yazdı. Ayrıca "Wij slaven van Suriname" Surinamlı kölelerin kölesi adlı kitabı sansürsüz ilk kez Almanya’da yayınlandı. Bugün anısına Surinam Üniversitesine adı verildi Hollanda ve Almanya’da heykeli dikildi. Frank bu projesinde Anton de Kom anısına soyut bir ev anıtı inşa etti. Oldukça görkemli bir çalışma oldu, projenin inşasında kıymetli Surinam kerestesi kullanıldı. Kereste kesimi sırasında Frank küçük bir kaza geçirdi. Hepimiz bu talihsiz olaydan ötürü oldukça üzüldük. Neyseki bacağındaki kesik çok derin değildi ve kısa sürede proje çalışmalarına geri döndü ve muazzam bir eser ortaya çıkarttı.

Bu projede ortak çalışan sanatçılar :

Frank Merks, Jhunry Udenhout, George Struikelblok, Angelika Petri, Radovan Matijek, Günter Krajewski, Daniel Spellen, Jim Daddy, Frank Göllmann, Gloria Göllmann, Ben Severin, Glen Fung Loy, Dhiradj Ramsamoedj, Daan Nigten and Samba boys ( Bijai,Ramesh,Karan, Rakesh ) Struikelblok atölye çalışanları ( Furgin Van Gemd,Orpheo Howard). 2-Re Birth : Projenin fikir babası Ardie Setropawiro Dünya Sanat Günü Ardie’nin  bu projede bizlere anlatmak istediği; Budizim ve Hinduzim inançlarında ölümden sonra var olan bir hayat ve yeniden yaratılış, yani reankarnasyonu anlatıyor bizlere. Çalışmanın ana malzemesi Surinam kerestesi. Bu projede ortak çalışan sanatçılar : Ardie Setropawiro, Peter Thielen, Overdo Berghout, August Bohe, George Struikelblok, Struikelblok atölye çalışanları ( Furgin Van Gemd,Orpheo Howard) Melany Yzer 3 - Tipi : Bu proje Tim Eiag’a ait. Dünya Sanat Günü Projenin hikayesi ise çok az para harcayarak, doğadaki materyalleri kullanarak bir sanat eseri meydana getirmek. Rüzgar enerjisi yardımı ile ve rekli rafyalarla bir tür müzik sesi elde etmek. Projenin ana malzemesi olan Bambu ağacını New Amsterdam açık hava müzesinin içinde bulunduğu minik ormanlık alandan temin ettik. Müze çalışanları bize bambu ağaçından ince uzun saplar kesti ve bizler 12 adet bambuyu, ikişer kişi omuzlarımızda taşıyarak çalışma alanına getirdik. Kızılderili çadırını andıran bir yapı haline getirerek tüm kollardan renkli rafyalar geçirdik ve rüzgar enerjisi ile muazzam bir ses elde ettik. Tim sayesinde koca bambuların nasıl taşınacağını ve yere sabitleneceğini de öğrenmiş olduk. Benim için oldukça eğlenceli bir çalışmaydı.

Bu projede ortak çalışan sanatçılar :

Tim Eiag, Bernardin Langezaal, Alma Koeber, Aroussio Hilversum, Sancha Sullivan, Mitchell Tseng Ching Lien, Manuella Tjin A Soe, Meltem Karakoyun. 4 - Salute to the World : Projeyi hayata geçiren Peter Thielen Dünya Sanat Günü Projenin ana fikri George Struikelblok’a ait projeyi farklı şekilde ele alıp hayata geçiren ise Peter Thielen. Peter bu projesinde plastik su boruları ve eski bilgisayar monitörleri kullandı. Teknoloji çağının ve uzay çağının tüm nimetlerine selam dercesine tüm dünyanın şerefine. Projede ortak çalışan sanatçılar: Peter Thielen, Anwar Kodan, Fabian de Randamie, Overdo Berghout, Harold Letterboom, George Struikelblok, Struikelblok atölye çalışanları ( Furgin Van Gemd,Orpheo Howard) 5 - Lucifer : Projenin fikir babası Radovan Matijek Dünya Sanat Günü Radovan, bu projesinde yekpare ağaç gövdesinden yararlandı, heykelin baş kısmını tütsüleyerek kibrit çöpünün kafasını andıran bir şekle büründürdü. Gövde kısmında  tıraşlamalar yaparak daha sonra ana gövdeyi sarı yağlı boya ile renklendirdi. Bu anıt heykelin anlamı ise tek tanrının herkes için varlığı.

Projede ortak çalışan sanatçılar:

Radovan Matijek, Jhunry Udenhout, Dorothee Nuyken, Daan Nigten and Samba boys (Bijai,Ramesh,Karan, Rakesh, Adjai,Mangrey D, Akash M ) Struikelblok atölye çalışanları ( Furgin Van Gemd,Orpheo Howard). 6 - Mamio fu Kawna: Projenin fikir babası  George Struikelblok Dünya Sanat Günü 15 Nisan sadece dünya sanat günü değil ayrıca Surinam’ın kültürel miraslar festivalinin başlangıç günü. Her iki günü de anlamdırmak için George devasa üç adet Surinam’lı kadın figürünü, inşaat demirlerini şekillendirerek ve birbirine kaynak yaparak birleştirdi. İstenilen form elde edildikten sonra Surinam’ın geleneksel kıyafetlerinin dikildiği kumaş parçaları ile tüm heykel giydirildi ve diğer küçük parçalar tutkal yardımı ile heykelin üzerine yapıştırıldı. Bu çalışmada az da olsa katkım olduğu için elbette çok mutluyum. Projede ortak çalışan sanatçılar: George Struikelblok, Struikelblok atölye çalışanları ( Furgin Van Gemd, Orpheo Howard, Marvin Coats) Dorothee Nuyken, Peter Thielen, Bernardin Langezaal, Dakaya Lenz, Manuela Tjin A Soe, Meltem Karakoyun. 7 - Encounter (Bastion ) Table : Projenin fikir babası  Günter Krajewski Dünya Sanat Günü Günter bu projede, her iki ülkeyi ( Surinam ve Almanya) birbirine bağlayan bir diğer noktada birleştirmek istemiş. Koloniyel zamanlarda inşa edilmiş New Amsterdam’daki tabya (Bastion ) ile Almanya’daki tabyaların mimari yapısı birebir aynı olduğu için bu haritadan esinlenen Günter haritanın en belirgin özelliği olan pentagramı kullanarak bir masa inşa etti ve masanın oturma yerlerine kütüklerden sandalyelerde koydu. Ve masa Surinam bayrağının renkleri ile renklendirildi. Masa çalışmasının ana malzemesi elbette Surinam kerestesi ile yapıldı. Yağmura son derece dayanıklı bu kıymetli ağaçlardan harika eserler yaratıldı.

Bu projede ortak çalışan sanatçılar :

Günter Krajewski, Frank Merks, Jhunry Udenhout, George Struikelblok, Angelika Petri, Radovan Matijek, Daniel Spellen, Jim Daddy, Frank Göllmann, Gloria Göllmann, Ben Severin, Daan Nigten and Samba boys (Bijai, Ramesh, Karan, Rakesh, Adjai, Mangrey D, Akash M ) Struikelblok atölye çalışanları ( Furgin Van Gemd,Orpheo Howard). 8 – Rise Above : Projenin fikir babası Daniel Spellen. Dünya Sanat Günü Daniel Alman grupla birlikte çalışmaya katılan bir Amerika’lı. Daniel, sanatsal çalışmalarında genellikle farklı materyallerle heykeller yapıyor. Amerikan kartalına karşılık bir Surinam kartalı. İnce çelik plakalar kesilerek ve kanatları birbirine kaynak makinası aracılığı ile kaynak yapılarak metal tüyler oluşturuldu. Kartalın üstüne konacağı bir telefon direği ormanlık arazide bulanarak atölyeye taşındı. Ben Severin’e ait olan bir fikirle telefon direginin gövdesinde farklı desen çalışmaları yaptı. Surinam’lı sanatçı dostlarda farklı motif ve figürler işledi. Çorbada tuzum bulunsun, bende kilim motiflerimizden su yolu motifini ağacın gövdesini oyarak işledim. Kalabalık bir ekiple başarılı bir çalışma ortamı oluşturduk. Hepimiz için unutulmaz bir deneyim oldu. Manuela’nın fikri olarak kartalın tünek yerine lotus çiçeğinin yapraklarını, Daniel ağaçlara şekil vererek oluşturdu. Dorothee kartalın arka tarafına muazzam bir teknikle resim yaptı. Artı yedi çakranın sembollerini bir yüze komple işledi Glenn ve Patrik yerel motifleri kabartma tekniği ile işlediler... Bu projede ortak çalışan sanatçılar : Daniel Spellen, Ben Severin, Dorothee Nuyken, Manuela Tjin A Soe, Glenn Fung Loy, Patrick Tjon Jaw Chong, Anand Dwarka, Arti Abhelak, Justin Boksteen, Struikelblok atölye çalışanları ( Furgin Van Gemd, Orpheo Howard, Marvin Coats), Jhundry Udenhout ve Meltem Karakoyun 9 – 90 Degre From Another Angle : Proje Gloria ve Frank Göllmann’a ait . Dünya Sanat Günü Elimizde sayısız plastik şişe mevcut, Frank ve Gloria geri dönüşüm fikri ile renkli plastik şişelere yeni bir ruh kattılar. Surinam bayrağının renklerini renkli plastik şişeleri bir araya getirerek, bayrağa farklı bir açıdan şekil verme fikri ile projeye başladılar. New Amsterdam açık hava müzesinde başladıkları projeye bizlerde dahil olduk. Bu projede ortak çalışan sanatçılar : Gloria Göllmann, Frank Göllman, Anand Dwarka, Manuela Tjin A Soe, Jhunry Udenhout, Meltem Karakoyun. 10 – Kohasion ( Işık, renk enstalasyonu ve canlı müzik performansı ) Proje yapım ve yönetimi Gloria Göllmann, Frank Göllman tarafından hayata geçirildi.

Belkide en eğlenci projeydi diyebilirim.

Benim gibi müzik yeteneği neredeyse sıfır olan birinin, bir müzik projesine dahil olması ve Frank ile Gloria’nın büyük bir sabırla beni idare etmesi. Evde başladığımız projenin çalışma aşamasında Gloria gerçek bir müzik sanatçısı, Almanca şarkı söylüyor, Frank elektronik gitarı ile müzik ve ışık düzeneğini kontrol ediyor. Harold ışıklı sahnenin arkasına Bastion şekli üzerine farklı bir tasarım gerçekleştirdi, Arti güzel sesi ile Gloria’ya eşlik ediyor ve ben arada Nazımın dizelerini  ( Yaşamak bir ömür, tek ve hür, kardeşcesine ) yüksek sesle seslendiriyorum. 15 Nisan günü Surinam Başkan yardımcısı, Kültür bakanı ve birçok konuğun katıldığı açılış programı müzikli ve danslı aktivitelerle devam etti. Bizler  tarihi barut evinde 7 dakikalık bir performansı oldukça başarılı bir şekilde sergiledik. Unutulmaz bir tecrübe daha elde etmiş oldum.

Bu projede ortak çalışan sanatçılar :

Gloria Göllmann, Frank Göllman, Arti Abhelak, Harold Letterboom, Meltem Karakoyun. 11 – Birds of Bastion : Projenin fikir babası Meltem Karakoyun Dünya Sanat Günü Gururla söyleyebilirim Surinam’da asılı bir heykel çalışmam var. Asılı diyorum çünkü çalışmam aslında kinetik enerji yani rüzgar enerjisi ile hareket ediyor, insanların dokunması ve çocukların kuşlara uzanması ile interaktif bir hal alıyor. Surinam ve Almanya arasındaki bağantıyı araştırırken ‘’Bastion ‘’ haritasının en anlamlı birleşme noktası olduğunu düşündüm. Tek başına bu şekil elbette birşey ifade etmiyor Surinam’la ilgili bir bağlantıyı daha bu projeye eklemeliyim diye düşünürken Surinam’ın birbirinden güzel ve farklı kuşları aklıma geldi. Böylece proje kafamda şekillendi. Kuşların kalıcı olabilmesi için ise onları seramik çamurundan yapmaya karar verdim.

Bu projeye birçok sanatçı dostumuz dahil oldu.

Öncelikle istediğimiz seramik çamurlarımız bir hafta geçikmeli olarak elimize geçti. Tüm ekip kendi el becerisi ile seramik çamurundan farklı görüntüde, avuç içi büyüklüğünde kuşlar yapmaya başladı. Bu arada Bastion şeklini vereceğimiz platformu betonplex üzerinde çizerek ve daha sonra çizim üzerinden keserek üst zemini Orpheo ile birlikte çalışarak gerçekleştirdik. Tam iki gün içinde tüm ekip 390 adet kuş yapmıştık ve oldukça yeterli bir sayı bu. Kuşların kuruması için güneşli günlerde dışarı çıkarttık, yağmurlu günlerde atölye içinde muhafaza ederek bir hafta kurumalarını bekledik. Bu süre en az iki hafta olmalı fakat vaktimiz sınırlı olduğu için sadece 1 hafta bekledikten sonra Mahmut Saraçoğlu’nun evimizin bahçesinde inşa ettiği taş fırının içinde kuşları yüksek derecede pişirmek için fırına yerleştirdik. Fırınlama aşamasından önce iç düzeneği ve daha fazla ısı elde etme çalışmasındaki başarıyı Glenn’e borçluyuz. Glenn, Patrik, Mahmut, Sancha ve ben ateşi oniki saat boyunca harlı tuttuk. Sabaha karşı fırının ateşinin tükenmesi ile soğumaya başlayan kuşları fırından tek tek çıkartarak atölyeye, tüm ekiple birlikte boyama işlemine geçmek için gittik. Atölyede yoğun ve eğlenceli bir şekilde kuşları boyadık ve kurmaları için iplere dizdik ve astık.
Ertesi gün kuruyan kuşları kutulara yerleştirerek New Amsterdam açık hava müzesine gittik.
Çalışmayı bir ağaçta sergilemek istediğim için en uygun yeri seçtikten sonra Bastion platformunu hazırladığımız düzenek ile ağaca astık. Platformda 132 adet halka ve kuşları asacağımız balık tutma sicimlerini daha önce atölyede hazırlamıştık. Sıra kuşları belli aralıklarla dizmeye geldi. Ekip çalışması ile bu işlemide bitirdikten sonra ertesi günü, yani 15 Nisan açılış gününe hazır hale geldik. Bu projede ortak çalışan sanatçılar : Meltem Karakoyun, Mahmut  Saraçoğlu, Bernardin Langezaal, Alma Koeber, Aroussio Hilversum, Sancha Sullivan, Mitchell Tseng Ching Lien, Manuella Tjin A Soe, Daniel Spellen, Ben Severin, Dorothee Nuyken, Glenn Fung Loy, Patrick Tjon Jaw, Fabian de Randamie, Overdo Berghout,Harold Letterboom, Stuikel blok atölye çalışanı Orpheo Howard, Dakaya Lenz. Bu projeye dahil olmamızı sağlayan George Struikelblok, Angelika Petri ve emeği geçen herkese sonsuz teşekkürü bir borç bilirim. Üç haftalık koordineli ve disiplinli çalışmalarımızın ardından, New Amsterdam  açık hava müzesinde sergilenecek harika ve farklı sanatsal çalışmalara imza atmış olduk. Tüm çalışma arkadaşlarıma tekrar teşekkür ediyorum, saygı ve sevgilerimle Meltem Karakoyun 3 Mayıs 2018      
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergalerisi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
startup ekosistemi, izmir spotçu, karşıyaka haber, ilaçlama, kasko teklifi, malatya araç kiralama, evden eve nakliyat, istanbul böcek ilaçlama, hasta yatağı kiralama, mide balonu, evden eve nakliyat, ingiltere aile birleşimi, raf sistemleri, ahşap kompozit deck