Sen Bizsiz Daha Güzelsin Salda Gölü
Sen Bizsiz Daha Güzelsin Salda Gölü
Son yıllarda herkesin gözü üzerinde olan Salda Gölü kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Tükenmeye yüz tuttu. Özellikle Mars’taki Jezero Kraterine benzetilmesiyle daha da merak edilen ve birçok turist ağırlayan Salda Gölü, insanların bencil tutumları nedeniyle parlaklığını yitirdi.
İnsan sağlığına iyi gelir düşüncesiyle nadir rastlanan beyaz kumlara delikler açılıp çamur banyoları yapılıyordu. Arabalar ile girişler serbestti. Sigara tüketiminin önüne geçilemiyordu bile.
İnsanlar kil ve çamurları alıyorlardı. Hatta bir takım insanların gözünden dolar işaretleri fırlamış şekilde izinsiz inşaat çalışmaları bile başlatılmıştı. Otel yapılacaktı sanırım. Günlük ziyaret edilen Salda Gölü’nün kıyısında bir de otel olsa ne turist çekerdi.
Paraya para denmezdi tabii. (!) İnşaat çalışmaları durduruldu bir de üzerine para ceza kesildi. İyi bir ders oldu. Tüm Dünya’nın gözü üzerinde olan Salda Gölü bu gibi sorumsuz ve bencil tutumlar nedeniyle tükenmeye ve yok olmaya başladı.
15.10.2020 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından duruma el atıldı. Ziyaretçi yasağı getirildi. Salda Gölü “insansız hava sahasında” tek başına kalınca, yaralarını kendi kendine sardı. Toparlandı.
Doğa, biz insanlara ihtiyacının olmadığını, hatta bizsiz daha iyi olduğunu bir kez daha kanıtladı.
İnsanların para hırsıyla gözlerinin döndüğünü bir tarafa koyuyorum. Dünya’daki eşsiz bir yerde çamur banyosu yapmak ne demek gerçekten aklım almıyor. Kaplıcalar bitti, oralarda turlar atıldı, sağlık için bi tek Salda Gölü kaldı.
Sağlığımız için sigara gibi zararlı alışkanlıklarınız olmasın, düzenli ve sağlıklı beslenin, spor, egzersiz yapın yeter. Bunları yapmanız durumunda sağlığınız zaten yerinde olacaktır. Bunun dışında önüne geçemediğiniz sorunlarınız için de sağlık kuruluşlarımız, Türk Hekimlerimiz var çok şükür. Bi uğrayın derim.
Tekrar ziyaretçi kabul edildiğinde, inci tanesi gibi görünen Salda Gölü’nün kumlarını tahrip etmeyin. Delik deşik edip tarlaya çevirmeyin.
Diyoruz ya hani “kendine yapılmasını istemediğin şeyi başkalarına da yapma” diye. Bu nasihat ya da uyarı, insan ve hayvan için düşünülür genelde. Bunun yanı sıra doğaya da aynı saygıyla yaklaşmalıyız.
Evinizin bahçesini düşünün. Günlerce emek veriyorsunuz. Toprağı eşeleyip havalandırıp, sebze meyve tohumları ekip, çiçekler büyütüyorsunuz. Her gün sulayıp, bebekler gibi özen gösterip, üzerine titriyorsunuz. Sonra ertesi gün bir bakıyorsunuz ki gözünüz gibi baktığınız bahçeden eser kalmamış. Birisi tüm çiçeklerinizi koparmış, topraklarınızı almış götürmüş.
Salda Gölü’nü ziyaret edip birkaç tane resim çekip dönmek için fırsat kollarken bir bakıyorum ki Salda Gölü’nden eser kalmamış. Birileri gizli gizli inşaat çalışması başlatmış, bazıları kaplıca muamelesi yapıp delik deşik etmiş, kimileri de incecik beyaz kumlarını toplamış götürmüş ne yapacaksa artık. İşte ben de bahçem tarumar edilmiş gibi hissettim kendimi bunları duyduğumda.
Bilmiyorum.. Bilemiyorum.. Nasıl önüne geçilir bu durumun ama farkındalık ve bilinç seviyemizin yükselmesi şart. En acilinden..
Ceren BüyükyarınYorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.