Sarıkamış Donarken
22 Aralık 1914 kara kış gelmiş, o yemyeşil dağların etekleri adam boyu karla kaplanmış. Tipi, rüzgar, dinmeyen kar göz gözü görmüyor. Baharını, yazını bilmesen bu esaretle yaşanmaz dersin. Doğu’da, doğaya direnmek zordur, orada yaşayan her canlı için, çok çetindir kış mevsimi... Karda yaşamak, yol almak, savaşmak zordur, ancak karda donarak ölmek nasıl tarif edilir bilemedim. Kars’ı Ruslardan geri almak için göreve çıkan 90 bin asker, 90 bin can donarak öldü. Birliklerden bir kısmı Sarıkamış’a girmeyi başarsalar da Ruslar tarafından öldürüldüler, sağ kalanlar ise amansız hastalıklardan öldüler.
Sarıkamış Donarken En büyük felaket ise dağlarda yaşandı.Henüz çatışmaya bile giremeden Allahuekber dağları, onbinlerce şehidimizi bağrına bastı. 1914 yılında, Doğu illerimizi kurtarmak için Ruslara karşı başlatılan taaruzda hedef Sarıkamış olarak belirlendi. Enver Paşa, Erzurum’a geldiğinde ordu birliklerinin tamamı hakkında yeterli bilgiye sahip değildi. Üstelik, Ordu kumandanı, Hasan İzzet Paşa’nın, ‘’bu mevsimde harekat yapılamaz, taarruzun bahara kalması’’ gerektiği açıklamasına rağmen kumandanı görevinden alarak talihsiz bir şekilde taarruza karar vermiştir.
Enver paşa, Üçüncü ordu komutanlığı vazifesini de üstlenerek, 18 Aralık 1914 tarihinde taarruz emrini verdi. Taarruz emrini alan askerlerin büyük bir kısmı, özellikle Arabistan’dan geri çekilen ve Güneydoğu Anadolu’dan sevk edilen, tehçizatları kış şartlarına hiç uygun olmayan askerlerdi. Eksi 39 derece soğukta, harekat başladı... Fırtına, dinmeyen kar yağışı, tipi hepsi birbirne karışmıştı. Kar yolları iyice kapatmış, hareket etme imkanlarını iyice zorlaştırıyordu.
Yanlış strateji, bir başarısızlıkla biterken, 90 bin can donarak öldü.Ermeni - Rus işbirliği sonunda, Doğu Anadolu bölgesinde halka karşı büyük bir soykırıma girişildi. Sarıkamış Harekatı, l.Dünya Savaşı sırasında Osmanlı İmparatorluğu ve Rus İmparatorluğu arasında Sarıkamış’ta gerçekleşen bir çatışmadır. Osmanlı İmparatorluğu’nun askeri taktik hatası nedeniyle, büyük bir başarısızlıkla sonuçlanmış talihsiz bir askeri girişim olarak tarihe geçmiştir. Bugün olduğu gibi o gün de, basında bu haberi gizlemeye çalıştılar ve halk ancak yıllar sonra Sarıkamış’ta yaşananları öğrenebildi.
Her yıl, Sarıkamış’ta şehitlerimiz anılıyor, yürüyüşler düzenleniyor, onların yerine kendini koyanlar, bugünün fiziki şartlarıyla, yola çıkıyorlar. Her ilden katılımcılarla, şehitlerimiz anılıyor. Allahuekber Dağları’nın eteklerinden geçerek Sarıkamış şehitliğine ulaşıyorlar. Tarih, vatana ihanet edenleri, aldananları, aldatanları, ihanetleri, işbirliklerini buz gibi sayfalarına kaydederken, Türk Milleti dün olduğu gibi, bu gün de şehitlerini sıcacık yüreklerine gömer. Sarıkamış Şehitlerimizi saygıyla, minnetle anıyorum.
Ebru Oğuzhan Yeter