KHK Mağdurlarını Gaz Odalarına Atalım - Anne, baba, eş ve çocuk demeden hepsini gaz odalarına atalım zehirleyerek öldürüp soylarını kurtulalım.
Daha sonra Allah rızası için 3 gün oruç tutup 3 rekat şükür namazı kılalım. Böylece biz onlardan, onlar da bizden kurtulmuş olurlar...
Bu Ülkeyi en tepeden yöneten kişi; "Ne istediniz de vermedik. Allah bizi affetsin." dedi.
Affetmesini istediği Allah ise; "Bana kul hakkı ile gelme" dedi.
Bizler ise ne duyduk ne de gördük Elhamdülillah müslümanız ya...
Hep birlikte kurdela keserek banka açılışı yapanlar masum... Bankaya ev kirasını yatıranlar suçlu... Telefonda sıfirla evladım diyenler melek... Telefonuna kazara by -- indirenler şeytan... Televizyon ekranlardan ağlayarak "özledik seni, artık dön gel" vatansever... Promosyon olarak verilen kitabı evine götürenlenler hain... Cemaatin bankasından milyonlarca lira faizsiz kredi çekerek malikane alanlar temiz... Evladına havale yapmak için kapısından içeri girenler kirli...
Sayın Kemal Kılıçdaroğlu Sayın Meral Akşener Sayın MHP Milletvekilleri Lütfen okuyunuz Size bir anneden bahsedeceğim.
Hani "cennet annelerin ayakları altındadır" diyorsunuz ya... İşte o annelerden bir tanesi.
Adı Z.D Ailesi onu okutmak her türlü fedakarlığı yaptı. Kız okudu doktor oldu. Kendisi gibi bir doktorla evlendi.
Bir süre sonra dünyalar güzeli bir yavruları dünyaya geldi. Bebeğin down sendromlu bir melek olduğunu anladıklarında onu daha da çok sevdiler.
Anneye meme ve rahim ağzı kanseri teşhisi konuldu ve tedavi görmeye başladı.
Bir gün "siz devlete karşı suç işlemişsiniz" dediler. KHK ile hem annenin hemde babanın işlerine son verdiler.
Kocayı hapse attılar. Anne yılmadı. Kanserle mücadele etti.
Masumiyetlerini ispatlamak için hukuk mücadelesi verdi.
Her gün binlerce defa "Babam nerede" diye soran Down sendurumlu yavrusuna hem ana hem baba hem de arkadaş oldu.
Kuzusunun tedavisine devam etmek ve aç bırakmamak için doğal taşlardan takı ve tespihler yaparak sattı.
Aylar geçti, kocanın mahkemesi yapıldı. Bir çok suçlama için "pardon bu suçları işlememişsin" diyerek serbest bıraktılar.
15 Temmuz darbe girişiminden 9 ay önce kapatılan ve bilir kişilerin hiçbir şüpheli işlem yok dediği bir hesap yüzünden annenin ve babanın serbest yargılanmasına karar verdiler.
İşlerine geri dönmelerine izin vermediler. Bitti mi Elbette hayır.
Şimdi de yeni çıkaracakları bir yasa teklifi ile bu insanlara ölün diyorlar. Siz hiç bir iş yapamazsınız diyorlar.
Biz sizi ölüme mahkum ediyoruz diyorlar.
Bizim günahlarımızın bedelini siz masumların ödemesi gerekir diyorlar.
Birazcık vicdanı, ahlakı, namusu, Allahı, kitabı, şerefi, onuru olan yetkili yetkisiz tüm insanlara çağrı yapıyorum.
Bu zulme dur deyiniz. Aksi taktirde bu değerleri taşıyan insanlar sizleri asla ve asla affetmeyecektir bunu bilesiniz.
Temel Sağıroğlu