Türkiye'nin ekonomik yönetimi, enflasyon görünümü hakkında temkinli bir iyimserlik sergiliyor. Deutsche Bank'ın Türkiye'deki son görüşmeleri sonrası yayımladığı rapora göre, yetkililer dezenflasyon sürecine olan inançlarını korurken, iç talebin güçlü seyrinin enflasyondaki düşüşü zorlama potansiyeline dikkat çekiyor. Özellikle 2025 yılı için asgari ücret artışına dair beklentilerin bu süreçte belirleyici bir rol oynaması bekleniyor.

Deutsche Bank, Türkiye'de yaptığı görüşmelerde 2025 yılı asgari ücret artışının %25-30 arasında olacağını öngörüyor. Ancak %30'un üzerindeki bir artışın yavaşlayan ekonomik koşullarda işletmeleri zorlayabileceği ve enflasyon beklentilerini olumsuz etkileyebileceği ifade ediliyor. Bankanın notuna göre, bazı ekonomistler, şirketlerin bu seviyenin üzerine çıkmakta zorlanabileceğini ve yılbaşında %20 civarında bir zam yapılmasının daha olası olduğunu öngörüyor.

Artan iç talep de enflasyon üzerinde baskı yaratmaya devam ediyor. Deutsche Bank’ın stratejistleri, maliye politikasının desteği ve yapısal reformlarla birlikte enflasyonla mücadelenin sürdürülebileceğine inanıyor. Ancak, daha önce Kasım olarak belirtilen faiz indirimlerinin başlangıç tarihinin, ekonomik riskler nedeniyle Ocak 2025'e ertelenebileceği öngörülüyor. Banka, faiz oranlarının 2025 başında %47,5 seviyesine çekilmesini bekliyor.

Raporda, Türkiye'nin mevcut ekonomik programının en az 2025 sonuna kadar devam edeceği ve ekonomide sert bir inişin ana senaryo olmadığı vurgulanıyor. Bunun yanı sıra, enflasyonun başlıca endişe kaynağı olmaya devam ettiğine, özellikle gelir politikalarındaki ihtiyatlı yaklaşımın önemine dikkat çekiliyor.

Deutsche Bank, Türk Lirası’nın reel olarak değer kazanabileceğini ifade ediyor; bu durum, enflasyon beklentilerinin kontrol altına alınmasında kritik bir rol oynayabilir.

Ekonomistler, Türkiye'deki enflasyon görünümünü değerlendirirken temkinli iyimserliği destekliyor. Ekonomi uzmanları, “Deutsche Bank'ın raporu, Türkiye'de enflasyonla mücadele konusunda atılan adımların doğru yönde olduğunu gösteriyor. Ancak iç talep çok güçlü ve bu durum fiyat baskılarını artırıyor. 2025 asgari ücret artışı burada kritik bir rol oynamaktadır. %30’un üzerindeki bir artış, işletmelerin kâr marjlarını düşürebilir ve enflasyonu yeniden tetikleyebilir. Yıl ortasında yapılacak ek ayarlamalarla dengeli bir yol bulunabilir,” şeklinde ifadelerde bulunuyorlar.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz politikası hakkında uzmanlar, “TCMB'nin ihtiyatlı duruşunu sürdürmesi yerinde bir karar olacaktır. Faiz indirimlerine başlamak için Ocak 2025 daha uygun bir tarih gibi görünüyor. Enflasyonla mücadelede sabırlı olmak ve yapısal reformlara ağırlık vermek, uzun vadede daha sağlıklı sonuçlar getirecektir,” değerlendirmesinde bulunuyor.